Rüya annesi için tıp'tan vazgeçip ,hukuk yolunda ilerlemek istemesi ve geçmişteki o karanlık günün intikamını almak ve annesine verdiği sözü tutmak için bu yolda emin adımlar atacak.
Bir sabah telefonuna gelen bildirimle , artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmayıp, bu yola ilk adımını atacaktır. Bu yolda çocukluğunu geçirdiği, memleketi olan edirneyi geride bırakıp .Yeni hayatına ilk adımı olan İstanbul ona daha o bulmadan, geçmişini önüne sunacak ve bu durumdan bihaberdir.
Adliye kapısından içeri adım attığı anda , karanlığı hiç sevmemesine rağmen gördüğü gece gibi karanlık gözlerin sahibi hayatının en önemli noktası olabileceğini nerden bilebilirdi ki...
Ben seni seviyorum...kardeşimden farksız o hem 5 yaş küçük...ufaklıkla ne işim olur...
Dizlerimin üzerinde eğilip kapıya biraz daha yaklaştım..
-Bin gönlüm olsa birini vermem.. Benim gözüm sadece seni görür... Hem görmedin mi erkek çocuğundan farksız.. Kıskanacağın son kişi bile değil...
Titreyen dizlerimle ayağa kalktım... Perdeyi araladım.. Balkona çıktım.. Semih gelen sesle başını bana çevirdiğinde.elinde telefon öylece kaldı... Gözlerine baktığımda anlamıştı onu duyduğumu.. Balkonda duran kitabımı aldım ve tekrar içeri girdim... Kapıyı kapatıp perdeyi çekmeden son kez yüzüne baktım..
Ve o perdeyi kapattıktan sonra yıllarca onun olduğu tek bir gün açmadım...