Ankara'nın soğuk bir lojman bahçesinde başlayan saf bir çocukluk bağı, karanlık yılların, kanlı pusuların ve silah seslerinin arasından geçerek Şırnak'ın dağlarına kadar uzanıyor.
Alaca, Ala Kurt - disiplinli, korkusuz, kendi yaralarını kendisi sarmış genç bir kadın yüzbaşı. Anne ve babasını altı yaşında kaybetti, çocukluğunu zalim bir akrabasının işkencesiyle boğdu, ama bir gün Kara Harp Okulu'ndan birincilikle mezun olarak geri döndü. Şimdi Sancak Timi adında, sadece kadınlardan oluşan özel bir birliğin komutanı.
Ateş Araz türkoğlu - İstanbul'un şehit çocuğu. Konuşmayı sevmez, gözlerine bakınca bile kimse tam ne düşündüğünü anlayamaz. Binbaşı. Hilal Timi adında sadece erkeklerden oluşan ölüm timinin başında. Teröristlerin korkulu rüyası. Soğukkanlı, tavizsiz... ama tek bir zaafı var: Çocukluğundan kalan o bir çift göz.
Onları birbirine bağlayan, kimsenin bilmediği masum bir cümle:
"Ben seni seviyorum, biliyon mu?"
Yaş Farkı Vardır (9 yaş)! Lütfen bunu bilerek okuyunuz...
Atabey Ailesi yıllardır yaptığı mafyacılık işlerine son verip emekliye ayrılmıştı. Çağlar Atabey 4 oğlu, karısı ve yakın aile dostlarıyla huzurlu hayatının tadını çıkartıyordu. Ta ki bir gün şirketine bir mektup gelene kadar... Yıllar önce ölen kızının aslında yaşadığını ve ölü bir bebekle karıştığını söyleyen bir mektupla bütün dengeler bozulur. Bir yandan hasta annesi ve öfkeli babasıyla uğraşırken okumaya çalışan Çiçek bir yandan da şehit sevgilisinin yasıyla kavruluyordur. Bunun üzerine bir de yıllar önce karıştığını öğrenen Çiçek'i karmaşık günler bekliyor.