Themis

"Ne işin var senin burada? Eserini görmeye mi geldin?" karşımda durmuş acıdan titreyen bedenime acımasız gözlerle bakan adama doğru onun tanıdığım o insan olduğuna inanamayarak öfkeyle konuşurken. Ares sanki bir hafta öncesine kadar tanıdığım o bana çok aşık olan adam değilmii gibi gözlerine yerleştirdiği tiksinti dolu bakışlarla göz yaşlarımla ıslanmış yüzümü inceleyip dudaklarına alaylı bir gülümseme yerleştirdi.

"O adam için mi bu haldesin.? O şerefsiz sapık için mi?" gözlerimin en için otuz iki yıl boyunca içinde tutup biriktirdiği tüm öfkesiyle bakan Ares sadece gözlerindeki ifadeyle bile zaten parçalara ayrılmış olan ruhumun parçalarını iyice un ufak ederken titreyen çenemi havaya kaldırıp onun öfkesinin binde biri bile etmeyecek olan öfkemi gözlerime yerleştirerek dişlerimi sıkıca birbirine bastırdım. Bir süre acıdan kaskatı kesilmiş bedenimle onu ve nefretini inceledikten sonra da dişlerimi birbirinden çekip dudaklarımı oldukça yavaş bir şekilde araladım ve ani bir şekilde yüzünü yüzüme eğmiş Ares'in yüzünün tam ortasına tükürerek kalan son gücümle sertçe bağırdım.

"Şerefsiz senin gibilere denir, aşağılık herif!"