Karanlığın esir aldığı, kelimelerin birer birer lacivertleştiği ve sayfalarının beyazlığını muhafaza edemediği, bir kitabın içinde başroldüm. Ruhum acının müptelası olmuştu. Bir kukla misali karanlık hayatımın beni yönlendirmesine izin veriyor, ve belki de her geçen gün bedenimi kitabımın lacivert kelimelerine teslim ediyordum. Hayat, içimde kocaman bir sevgi ile büyüttüğüm çiçeğimin her bir yaprağını acımasızca kopardığında bana geri kalan kocaman bir hiçti. Daha on yedi yaşımdayken sırayla tüm sevdiklerimi benden almış, bu ruhumu yalnızlığımla beraber karanlığın esaretine ve acı çekmeye mahkum bırakmıştı. Ama umudum, o hala masmaviydi. Kelimelerimin masumluğunu muhafaza edemesem de umudumun kararmasına izin vermemiştim. Belki de siyahın sımsıkı sardığı hayatımda tek mavi kalan yanımdı ve sağ kalan tek yanımın da içimdeki çocuk gibi dizlerini kanatmasına izin veremezdim. Kısacası ben, mavi umutlarını karanlığın esaretinde yaşatmaya çalışan aciz bir kadındım. Beyazlığını muhafaza edemediği kitabında mavi umutlarına boşa kürek çeken yorgun bir kadın... ***** " Karanlıksın... Siyahın asil yalnızlığında boğuluyorsun. Ölümün kokusu sinmiş üzerine. Fakat bilmen gerekir ki ben senden de siyahım. Acılarımın körelmiş yanık kokusu sarmış etrafımı. Yavaş yavaş tükeniyorum. Ne karanlıkla büyüyen sen karanlığın dibine batmış olan bu aciz kadını kurtarabilirsin, ne de bu kadın seni. Bilmelisin ki Yiğit Kılıç; karanlık karanlığın kurtarıcısı olamaz. "
28 parts