Story cover for İSPANYOL TESADÜFÜ/Texting  by grenda394
İSPANYOL TESADÜFÜ/Texting
  • WpView
    Reads 424
  • WpVote
    Votes 23
  • WpPart
    Parts 4
  • WpView
    Reads 424
  • WpVote
    Votes 23
  • WpPart
    Parts 4
Ongoing, First published Aug 08
Mature
Sadece eğlence amaçlı rastgele bir numara sallayıp yazan Ahsen Bolatlı, yazdığı kişi İspanya'da ki en büyük mafya çıkarsa ne olur? 


Siz; ancak sen bir öküzden farklı olmaksızın sürekli ters cevaplar verdiğin için soramadım!

05***; öküz öylemi küçük hanım 

Siz; Evet öyle hatta farklı olmaksızın değil sen tam bir öküzsün!!

05***: bu lafı sana bir gün farklı bir şekilde misliyle ödeteceğim küçük hanım 

Siz; hah!!!

Siz; çok korktum

Siz; nasıl olacakmış o!??

05***; altımda inleyerek 
(mesaj gönderilemedi)
All Rights Reserved
Sign up to add İSPANYOL TESADÜFÜ/Texting to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
EMANET by aysegulkalayzengin
51 parts Complete
Bebeği lösemi olan Arslan ile kardeşinin beyninde tümör olan Ayşegül, çaresizlik dolu bir dönemde kaderin ağlarını örmesiyle karşılaşır. Onların çaresizlikten başlayan zoraki evlilikleri, acaba güçlü bir aşka yuva olabilecek miydi? "Sakin misin?" diye sorduğunda, iyice yaklaştı. "Sakinim." Onun sözlerinden cesaret alarak, dudaklarıyla dudaklarına dokundu ama ansızın yüzüne yediği tokatla, şaşkına döndü. Ayşegül'ün tedirgin bakan ela gözleri, kırpışan kirpiklerinin altında fazlasıyla masum duruyordu. "Özür dilerim." "Önemli değil... Şimdi ben seni tekrar öpeceğim ve sen bana tokat atmayacaksın." "Sen öpeceksin, ben tokat atmayacağım." "Aynen öyle..." "Tamam." "Öpüyorum." "Öp..." "Tokat yok?" "Tokat yok." Arslan, dudaklarını hafifçe onun dudaklarına değdirdiğinde, Ayşegül istemsizce geri çekildi. Onun gerilemesiyle, Arslan ona doğru yaklaştı. "Kaçarsan olmaz." "Kaçmamam lazım, evet!" "Ayşegül, sakin kal..." "Sakinim. Gayet sakinim!" Karısının titreyen ellerini tuttu ve dudaklarına götürüp öptü. Onu yatıştıracak başka bir çare bulamamıştı. Onun derin bir şekilde nefes almasıyla, rahatlamaya çalıştığını gördü ve tekrar denedi. Dudaklarını onun dudaklarına yakınlaştırdı ve ansızın Ayşegül'ün onu öpmesiyle şaşkınlığa uğradı. Geri çekilen Ayşegül, telaşla söylendi. "Çok pardon! Sen öpecektin, ben tokat atmayacaktım! Ben yanlışlıkla öptüm!" Arslan, kıza şaşkınca baktı. Bu kız gerçek miydi? "Biz öpüşmeye bu kadar zaman harcadıysak, gerisi..." diyen Arslan, geri çekilip önüne döndü. Ne yapsaydılar acaba? Sakin yaklaşınca, becerememişlerdi. Bir anda mı olsaydı? Bir de onu denemek isteyerek tekrar karısına döndü ve ansızın dudaklarına yapıştı. Uzun öpücüğü, nefes almak adına sonlandığında, tekrar yanağına yediği tokatla şaşkınlığa uğradı. "Ayşegül, tokat yok demi
Karanlığın Tutsağı +18 by lyrdaas
45 parts Ongoing
"Benden kaçabilirsin sanıyorsun, ama adımların nereye giderse gitsin, gölgen yine bana ait. Adını bile fısıldamadan yaşayamam; sen, kendini unutsan bile bende kalacaksın." Alpay Aras Demirkıran "Onun karanlığında boğulmakla, onsuz yaşayamamak arasında kaldım... ve galiba ikincisi daha korkutucu." Simay Altan Gazeteci olan Simay, kimsenin cesaret edip eline alamadığı dosya üzerinde çalışmaya başlar. Bu dosya, kimsenin dokunmaya cesaret edemediği mafya patronu Alpay Aras Demirkıran'ın dosyasıdır. Bunun hayatındaki en büyük haber olacağını sanıyordu. Oysa bu, hayatını geri dönüşsüz bir şekilde çalacak adamla tanışmasının başlangıcıydı. Sigara dumanı, yağmur kokusu ve tehlikenin çekici yüzü... Simay, her adımda daha çok karanlığa çekiliyordu. Ve bazen, en büyük hata; gerçeği ararken, onu koruyacak olanın aynı zamanda seni mahvedecek kişi olmasıydı. -Kesit- "Sana olan bu his," diye başladı, parmakları kucağındaki tenimi okşarken. "Bu, sadece bir aşk değil. Bu, benim varoluşumun tek nedeni. Sen, benim son sığınağım, ilk ve tek zaafımsın." Aras... Bu adam... O, bir mafyaydı. Kanlı elleri, karanlık sırları ve tüm dünyayı yönetme gücü vardı. Ama bana baktığında, o kehribar gözlerde gördüğüm şey... o, dünyanın en büyük zayıflığıydı. Ve o zayıflık, bendim. ​Bana "zaafım" demesi... Bu, bir milyon dolarlık mücevherden daha değerliydi. Onun laneti bendim... Eğer ben onun ilk ve tek zaafıysam, oda benim son ve tek sığınağımdı Ve biliyordum ki, bir gün o zaafı için dünyayı yakarsa, ben o alevlerin içinde gülümseyerek yanacaktım. Not:Bu kitapta bol bol smut içerik olacak yani +18 sahneler, argo kelime küfür vb. şeyler ön planda. Rahatsız olanlar okumasın lütfen.
Mardin Gülü  | Yarı Texting by ruhuyorgunyazar
65 parts Complete Mature
Siz siz olun sakın doğruluk mu? Cesaret mi? oyununda cesareti seçmeyin ya da seçin en fazla ne olabilir ki? Aşık olabilirsiniz mesela. Olamam demeyin oluyor. Büyük konuşmayın ve asla cesareti seçmeyin. Ben Asya Berfân Duran. Mardin'in güzeli , koskoca aşiret ağası Azat Duran'ın gül goncası , biricik kızı Asya Berfân. Nasıl oldu da bir aşka yenik düştü bilmek ister miydiniz? Bilmek istiyenler için her şeyi en baştan anlatmaya hazırım. Ben Asya Berfân sizlere her şeyi en baştan anlatmak için buradayım. **** Eğlenceyle geçen iki saatin ardından rakı şişesi bitmiş , yemek tabakaları önümüzden gitmişti. "Ay benim aklıma ne geldi " diyi verdi Sanem "Söyle Sanemsi ne geldi " "Doğruluk Mu ? Cesaret Mi? Oynalayalım" "Sanem koca kadınlar olduk bu mu cidden ?" Diye söylendim "Ay kızım senin bu olgun tavırların benim ciğerimi söküyor ama ya " Karya öyle diyince ufak bir kahkaha tuttu bizi "Çeviriyorum o zaman " Aslı rakı şişesini masaya koydu ve çevirdi "Sanem, Asyaya soruyor " "Asya doğruluk mu ? Cesaret Mi? " Doğruluk deseydim çok saçma sorular gelecekti bu yüzden cesaret dedim en fazla ne olurdu ki "Cesaret " Düşünüyormuş gibi yaptı bir kaç saniye sonra görevimi söyledi " hiç bilmediğin bir numaraya mesaj at " "Sanem " diye çıkıştım, ateş fışkıran gözlerimle "Mecbursun " dedi net bir sesle bir kaç dakika boyunca kızları vazgeçirmeye çalıştım ama olmadı. "Peki madem " çantamdan telefonumu çıkarttım , hızlıca rastgele bir numara tuşladım ve kaydedip mesajlara girdim . 0553 *** ** ** adlı numara 'Bilinmeyen' olarak kaydedildi *** Bilinmeyen: Ben konuşmak istiyorum sende konuşmalısın Bilinmeyen: küçük kız nerelerdesin Bilinmeyen : gel buraya 0552**: ne saçmalıyorsun sen ? Bilinmeyen: hele şükür 0552** : ne diyorsun sen dedim Bilinmeyen: yazan sensin ben değilim Berfân 0552** : adımı nereden biliyo
You may also like
Slide 1 of 10
EMANET cover
Sihirli Annem ~ Text cover
Karanlığın Tutsağı +18 cover
Mardin Gülü  | Yarı Texting cover
YANLIŞLIKLA MAFYA/TEXTİNG  cover
Tutsak cover
Kocam mı? 🦋/Tamamlandı ✓ cover
Babamın Borcu cover
Mafyaymış *yarı texting* cover
LEKELENMİŞ MASUMİYET(düzenleniyor)  cover

EMANET

51 parts Complete

Bebeği lösemi olan Arslan ile kardeşinin beyninde tümör olan Ayşegül, çaresizlik dolu bir dönemde kaderin ağlarını örmesiyle karşılaşır. Onların çaresizlikten başlayan zoraki evlilikleri, acaba güçlü bir aşka yuva olabilecek miydi? "Sakin misin?" diye sorduğunda, iyice yaklaştı. "Sakinim." Onun sözlerinden cesaret alarak, dudaklarıyla dudaklarına dokundu ama ansızın yüzüne yediği tokatla, şaşkına döndü. Ayşegül'ün tedirgin bakan ela gözleri, kırpışan kirpiklerinin altında fazlasıyla masum duruyordu. "Özür dilerim." "Önemli değil... Şimdi ben seni tekrar öpeceğim ve sen bana tokat atmayacaksın." "Sen öpeceksin, ben tokat atmayacağım." "Aynen öyle..." "Tamam." "Öpüyorum." "Öp..." "Tokat yok?" "Tokat yok." Arslan, dudaklarını hafifçe onun dudaklarına değdirdiğinde, Ayşegül istemsizce geri çekildi. Onun gerilemesiyle, Arslan ona doğru yaklaştı. "Kaçarsan olmaz." "Kaçmamam lazım, evet!" "Ayşegül, sakin kal..." "Sakinim. Gayet sakinim!" Karısının titreyen ellerini tuttu ve dudaklarına götürüp öptü. Onu yatıştıracak başka bir çare bulamamıştı. Onun derin bir şekilde nefes almasıyla, rahatlamaya çalıştığını gördü ve tekrar denedi. Dudaklarını onun dudaklarına yakınlaştırdı ve ansızın Ayşegül'ün onu öpmesiyle şaşkınlığa uğradı. Geri çekilen Ayşegül, telaşla söylendi. "Çok pardon! Sen öpecektin, ben tokat atmayacaktım! Ben yanlışlıkla öptüm!" Arslan, kıza şaşkınca baktı. Bu kız gerçek miydi? "Biz öpüşmeye bu kadar zaman harcadıysak, gerisi..." diyen Arslan, geri çekilip önüne döndü. Ne yapsaydılar acaba? Sakin yaklaşınca, becerememişlerdi. Bir anda mı olsaydı? Bir de onu denemek isteyerek tekrar karısına döndü ve ansızın dudaklarına yapıştı. Uzun öpücüğü, nefes almak adına sonlandığında, tekrar yanağına yediği tokatla şaşkınlığa uğradı. "Ayşegül, tokat yok demi