Yetimhanenin gölgesinden yükselen bir fısıltı, şehrin geceyi örttüğü her sokakta yankılanıyor: bir liste, eski anahtarlar ve geriye dönülmez kararlarla örülmüş bir oyun. Çocukluğun kırık hatıraları, kimselere söylenmemiş hesaplar ve yılların biriktirdiği sessizlik, gecenin içinde dikkatlice yerleştirilmiş tuzaklarla yeniden canlanıyor; her isim birer anahtar, her iz birer soru. Polis arayışını sürdürürken şehir tedirginleşiyor, komşular pencere aralıklarında bekliyor; fakat en büyük merak okurun içinde büyüyor: Bu hesabın ardındaki düşünce ne kadar soğuk, ne kadar planlı, ve son perde kimlerin gerçek yüzünü açığa çıkaracak? Sırlar birbirine bağlı, geçmişle bugün ince bir hat üzerinde dans ediyor; kimin kurban, kimin hakim olduğu belirsizleşirken empati ve nefret birbirine karışıyor. Okur, gizemle örülü koridorlarda ilerlerken her sayfada yeni bir ipucu, her köşede yeni bir soru bulacak - ve öğrendikçe sorular artacak; çünkü gerçek, tahmin edilemeyecek kadar yakın ama aynı zamanda ulaşılmaz biçimde saklı. Bu roman, merakın karanlıkla dans ettiği bir bilmece: sayfalar kapandığında bile, sormaya devam edeceksiniz.
O halde sizlere soruyorum.
Katil kim?