"İki beden... iki kutup... iki kader...
"Biri... kıtaların özünü taşıyacak.
İlktir. Ve eşsizdir. Virellia Prensesi olarak doğacak bu kız çocuk, mühürlerin taşıyıcısıdır.
Denge onun kalbinde, kudret onun damarlarında akacaktır.
Elarion'un tarihinde ilk kez, bir beden tek başına bütün kıtaların tüm öz gücünü taşıyacak.
Mühürleri yalnızca o kaldırabilir...
Ama dikkat edin...
Tüm mühürler aynı anda açılırsa, güç göğü yırtar.
Bu beden yanmaz. Ama ruhu karanlığa düşer.
Ve bir kez karanlıkla mühürlenen ruh... benliğini sonsuza dek yitirebilir.
Diğeri... Drakarth'ın öz evladıdır.
Ateşle değil, ejderhayla doğacaktır.
O, geçitlerin ve bütün kıtaların efendisi olacaktır.
Yalnızca onun adımıyla kıtalar birbirine açılacak.
Onun hükmüyle birleşecek ya da ayrılacak Elarion'un damarları.
Lider değil yalnızca... tarih olacaktır bu erkek çocuk.
Ve bilin ki...
Bu iki beden, birbirine mühürlüdür.
Kalpleri, evrenin en güçlü büyüsüyle yazılmıştır. Aşk.
Ama öyle bir aşk ki...
Biri ölürse, diğeri de çöker.
Biri yok olursa, diğeri de solmadan yaşayamaz.
Ve karanlık, eğer mühür taşıyıcısını ele geçirirse...
Onu ışığa döndürebilecek tek kişi geçitlerin efendisidir.
Ama bu, yalnızca ölümle gerçekleşir."
Hayatı boyunca batıl inançlara sahip olmuş, kitap kurdu olan Anastasia, annesinin tedavisini yaptırmak için bir festivalde çello çalmayı kabul eder. Katıldığı festivalde aynı grupta keman çalan William ile dolu dolu 7 gün geçirirler ama 7 günün sonunda onları bekleyen bir ayrılık vardır.