Izuku, tükenmişliğin en dibinde, kirli bir odanın sessizliğinde, annesinin çaresizliğinde ve kendisine bile yabancılaşmış bir hâlde telefonu eline alır. Bir zamanlar "Eğer bir gün ararsan, gelirim" diyen tek kişiyi aramakla aramamak arasında sıkışmıştır. Ve o gece aldığı karar, aynı başlangıcı üç farklı sona sürükler: Kavga eden iki yabancıya, dost kalmaya çalışan iki eski sevgiliye ya da hâlâ birbirine dönebilecek iki yaralı kalbe.
If You Ever Call, bir telefonun ucundaki sesin insanı nasıl kurtarabildiğini-ve nasıl paramparça edebildiğini-anlatan üç mümkün hikâye.