Story cover for HESAP PUANLAMASI by unutmarifesi
HESAP PUANLAMASI
  • WpView
    Reads 151
  • WpVote
    Votes 20
  • WpPart
    Parts 1
  • WpView
    Reads 151
  • WpVote
    Votes 20
  • WpPart
    Parts 1
Ongoing, First published Nov 15
1 new part
he
All Rights Reserved
Table of contents

1 part

Sign up to add HESAP PUANLAMASI to your library and receive updates
or
#1he
Content Guidelines
You may also like
Hayır Diyebilme Sanatı  by _Lucretius_
36 parts Complete
Müthiş Psikoloji tarafından yazılmıştır Gerçekten "özgür" müsünüz? Dilediğiniz zaman dilediğiniz yemeği yiyebiliyor olmak mıdır sizce özgürlük? Toplumsal hiçbir baskı hissetmeden içinizden geldiği gibi giyinebiliyor olmak mı yoksa? Canınızın istediği saatte uyuyup, canınızın istediği saatte uyanarak, yine canınızın istediği saatlerde istediğiniz kadar çalışarak, ihtiyacınız olan parayı kazanabilmeniz mi? Bir hafta sonu tatilinde cep telefonunuzu kapattığınızda mı özgür hissediyorsunuz sadece kendinizi? Hayatınızla ilgili her kararınızı sadece kendinizi düşünerek mi alıyorsunuz? Kaderinizin ipleri tamamen sizin elinizde mi? Başkalarının sizden yararlandığını düşündüğünüz oluyor mu? Kaybetmekten korktuğunuz insanlar yok mu? Değişmeye ne kadar açıksınız? En azından yumurtayı nasıl yemekten hoşlandığınızı düşünün. İlle de rafadan mı? Yoksa "Bugünlük de böyle olsun, ne fark eder ki?" dediğiniz olur mu? Önemsiz gibi görünen bu küçücük ayrıntıların mücadelesi içinde silinip gider sizi siz yapan sınırlarınız. Çünkü "özgürlük" sandığınız gibi "sınırsız" olmak demek değildir, tam tersine net ve güçlü sınırlara sahip olabilmenizle ilgilidir. Diğer bir deyişle, hayır diyebildiğiniz ölçüde, özgürlük alanınıza sahip çıkarsınız. Hayır Diyebilme Sanatı sınırlarınızı doğru çizerek, kendinize geniş bir özgürlük ve özgüven alanı yaratmanın incelikleriyle dolu, duyarlı bir rehber...
KIRMIZI ŞARAP  by 8ruzgar11
11 parts Ongoing
''Önüne baksana be! Kör müsün?'' diye cırladığımda kaşlarını çatıp, ''Asıl siz önünüze bakın! Çarpan sizsiniz.'' deyip bavulunu yerden aldı. ''Sen önüne bakmadığın için eşyalarım yere düştü! Bak eşyalarım diyorum! Çoğul eki var!'' sözlerimle eşyalarıma umursamazca bakıp omuz silkti. ''Benim sorunum değil. Kalitesiz mal alırsanız böyle olur.'' demesiyle çıldıracaktım neredeyse. ''Bunları toplamama yardım edeceksin!'' dedim öfkeyle. ''Hayır, bu beni ilgilendirmez.'' ''Edeceksin!'' ''Etmeyeceğim.'' ''Bal gibi de edeceksin!'' ''Etmeyeceğim. Hatta bakın şimdi gidiyorum.'' İleri atılıp onun bavulunu sert bir şekilde yere attım. İçindeki eşyalar dökülmeyecekse bile zarar görsün istedim. ''Ne yaptın manyak!'' derken üzerime atlayacakmış gibi bakıyordu. Bende onu umursamadan eşyalarımı bavula yerleştirmeye başladım. Tarağımı alacakken elimin üzerinde bir el hissettim. Başımı çevirdiğimde bana manyak diyen adamla göz göze geldik. Bir süre ikimizde birbirimize bir şey demedik, diyemedik. Uzaktan bakınca, o sinirle fark edememiştim ama şimdi yakından bakınca anlıyordum ki, gözlerindeki kehribar ile ela karışımı çok güzeldi. Garip bir etkisi vardı gözlerinin. Baktıkça daha fazla bakmak istiyordu insan, sanki gözlerinde bir sır saklıymış gibi. si Bakışlarını üzerimden çekmeden parmağını yavaşça tarağıma uzattı. Eli istemsizce elime değdi. Elektrik çarpmış gibi hızla elimi çektim. Tarağımı bana verdiğinde ona, ''Bal gibi de yardım ettin.'' bakışı attım. Göz devirmekle yetindi. Ardından beraber dağılan eşyalarımı topladık. Bavulumun fermuarını kapattığımda, kehribar gözler bir kez bile bana değmeden gitti. ~Onlar için her şey böyle başladı.
PABUCUMUN MÜHRÜ by mirolettin
49 parts Complete
Çağla ve Ebru, izledikleri filmlerin ve okudukları kitapların etkisinde, kurt adam bulma umuduyla kendi ülkelerinden çok uzaklara giden, iki Türk kızı. Asla saf olmayan, başrollerdeki o aptal kızlara her seferinde acımasızca söven bu kızlar, kendi aşk hayatlarında onlar kadar saf olmamaya yeminliler. Şuan ise tek bir hedefleri var: Birer kurt adam bulup mühürlenmek. Çok ülke gezdiler, birçok kez de kurt adamları bulduklarını sandılar fakat her seferinde yanıldılar. Artık yalnızca son bir durak kaldı: Fejian. Çağla ve Ebru, aynı sürüdeki iki kurt adamı kendilerine mühürlemeyi düşünürken kader, iki düşman sürünün alfalarını onlara mühürledi. Alfalar arasındaki büyük düşmanlık, bu iki arkadaşa sıçrayacak mıydı? Her şey istedikleri gibi mi gidecekti, yoksa her şey tepetaklak mı olacaktı? 🐺 "Canım Allah'ım şuan bir rüyada mıyım, yoksa gerçekten de bir kurt adama horon tepmesini mi öğretiyorum, Yarabbim?" Diye Türkçe konuşmamla bana tuhaf tuhaf bakan Chris'e onların dilinde, "salla hadi, omuzlarını titret biraz da," diyerek komut verdim ve Ebru'ya dönerek gurur dolu bir bakış attım. Bu bakışın anlamı şuydu; ben ve Ebru kuru fasulyeyle pilav, lahmacunla ayran, iskenderle yoğurt, çiğköfteyle marul, karpuzla çekirdeği gibi uyumlu ve yan yana geldiklerinde dünyayı değiştirecek kadar tehlikeli bir çifttik. Bizden var ya her şey beklenirdi, her şey! 🐺 UYARI: 'Pabucumun Mühürü' isimli ilk ve tek kurgudur. ~15.03.21~
You may also like
Slide 1 of 10
Hayır Diyebilme Sanatı  cover
KIRMIZI ŞARAP  cover
PABUCUMUN MÜHRÜ cover
NARYA cover
Kan bağı ( Gerçek Ailem) cover
Tek Dişi Kurt  cover
ALFA KRALIN EŞİ  cover
TOHUM SERİSİ 1 -  İhanetin Karanlığı cover
𝐾𝐴𝑅𝐴𝑁��𝐿𝐼𝐾𝑇𝐴𝐾𝐼𝐿𝐸𝑅 cover
Werewolf Enemies (bxb) • Omegaverse cover

Hayır Diyebilme Sanatı

36 parts Complete

Müthiş Psikoloji tarafından yazılmıştır Gerçekten "özgür" müsünüz? Dilediğiniz zaman dilediğiniz yemeği yiyebiliyor olmak mıdır sizce özgürlük? Toplumsal hiçbir baskı hissetmeden içinizden geldiği gibi giyinebiliyor olmak mı yoksa? Canınızın istediği saatte uyuyup, canınızın istediği saatte uyanarak, yine canınızın istediği saatlerde istediğiniz kadar çalışarak, ihtiyacınız olan parayı kazanabilmeniz mi? Bir hafta sonu tatilinde cep telefonunuzu kapattığınızda mı özgür hissediyorsunuz sadece kendinizi? Hayatınızla ilgili her kararınızı sadece kendinizi düşünerek mi alıyorsunuz? Kaderinizin ipleri tamamen sizin elinizde mi? Başkalarının sizden yararlandığını düşündüğünüz oluyor mu? Kaybetmekten korktuğunuz insanlar yok mu? Değişmeye ne kadar açıksınız? En azından yumurtayı nasıl yemekten hoşlandığınızı düşünün. İlle de rafadan mı? Yoksa "Bugünlük de böyle olsun, ne fark eder ki?" dediğiniz olur mu? Önemsiz gibi görünen bu küçücük ayrıntıların mücadelesi içinde silinip gider sizi siz yapan sınırlarınız. Çünkü "özgürlük" sandığınız gibi "sınırsız" olmak demek değildir, tam tersine net ve güçlü sınırlara sahip olabilmenizle ilgilidir. Diğer bir deyişle, hayır diyebildiğiniz ölçüde, özgürlük alanınıza sahip çıkarsınız. Hayır Diyebilme Sanatı sınırlarınızı doğru çizerek, kendinize geniş bir özgürlük ve özgüven alanı yaratmanın incelikleriyle dolu, duyarlı bir rehber...