Ergenekon Dağları'nın eteklerinde, bozkırın rüzgârıyla yoğrulmuş kadim bir Türk obasında başlayan bu roman; Türklüğün töresini, savaşını, aşkını ve yeniden doğuşunu destansı bir dille anlatıyor.
Türktuğ Bey'in cesareti, Ülgen Hatun'un bilgelik ve şefkati, obanın birlik ruhu ve Çin'in acımasız saldırıları arasında şekillenen bu hikâye; Türk mitolojisinin derinliklerine uzanan, yer yer acı, yer yer umut dolu bir yolculuk sunuyor.
Bu eser, yalnızca bir kahramanın değil, bir milletin direnişinin, kutsal değerlerinin ve küllerinden yeniden doğma iradesinin romanıdır. Her satırında Türklüğün ateşi, bozkırın kokusu ve Gök Tengri'nin nefesi hissedilir.
Türk mitolojisinin büyüsüyle dolu,
Türktuğ'un destansı macerasına hazır ol!