"Neye inanmam gerektiğini bilmiyorum, baba.." Sesim fısıltıdan farksızdı ama onun beni her zaman duyacağını biliyordum. "Sana olan güvenimi bile.."
Yataktan bir hışımla kalktığımda ilk hissettiğim şey şakağımdan akan soğuk damlalar oldu. Sesini hatırlayamadığım, kokusunu alır gibi olduğumda burnumun direğinin sızladığı, fotoğrafları olmasa yüzünün zihnimden silineceği babamı rüyamda bu şekilde mi görecektim? Rüya mıydı ya da bu? Yoksa kabus mu?
Ayaklarımı yataktan sarkıtıp oturur pozisyona geldikten sonra nefes almaya çalıştım. Komidinde duran üzeri kapalı bir bardak suyumu elime aldıktan sonra ayaklanıp balkonuma doğru ilerledim. Perdeyi aralayıp kapıyı açtığımda beni karşılayan gecenin karanlığından önce soğuğu oldu. Terliklerimi giyip demirlere doğru yaklaştım. Derin bir nefes ancak ciğerlerimde içeri dolarken hemen ardından bir yudum su içtim. Gözlerim benden izin almadan çarprazımda kalan binaya doğru döndüğünde ise balkonda aynı benim gibi durmuş etrafa bakan silüeti gördüm. Bir adım geriye doğru kayarken, gizlenme isteğime anlam veremesem de engel olamadım. Bu tarafa doğru döndüğünde farkettiğimde birkaç adım daha geriledim. Kapıya kadar gelmiştim. Elimi kalbimin üzerinde yakaladığımda bunun telaştan olduğunu biliyor, öyle umuyordum. Rüyamda gördüğüm babama karşı olan güvenim bile elimde olmayan sebeplerle sarsılırken, gecenin bu vaktinde, aynı benim gibi nefes alabilme amacıyla balkonunda dikilen bu adama duyduğum bu his neydi?
"Artık güveneceğim adam.." diye mırıldanırken cümleler benden izinsiz dökülüyordu dudaklarımdan. "..sen misin?"
Doğum gününde terk edilen Meyra Akay, kısa süre sonra hamile olduğunu öğrenir. Bebeğinin babasının ona destek olmayacağından emin olan Meyra'ya umut hiç beklemediği yerden doğar. Aynı hastanede çalıştığı ve sürekli didiştiği doktor Yaman Yürekli, yıllardır aşık olduğu kadının en büyük destekçisi olur.
Bu süreçte yaptıkları anlaşmalar ikisinin arasında kalsa da bazı anlaşmaların altında kalbi karıştıran bir gerçek yatar.'