Demir'in Hirası (Zoraki evlilik) #Wattys2016
  • Reads 2,860,290
  • Votes 121,343
  • Parts 43
  • Reads 2,860,290
  • Votes 121,343
  • Parts 43
Complete, First published May 28, 2015
Yirmi üç yaşındaki bir kadının yirmi altı yaşındaki İstanbullu biriyle evlendirilmesi, bu zoraki evlendirmenin asıl sebebi Töre falan değil asıl sebepler aile sırları! Zoraki evlendiği karısından nefret eden bir adamın Mardinli karısıyla hayat sınavı!
Tüm hakları saklıdır.
**
İki genç adam nikâh masasına geldiklerinde birbirlerine baktılar.  Nikâh kıyıldıktan sonra Demir tek başına masalardan birinde otururken arkasından gelen kahkaha sesiyle arkasını dönüp kahkaha atan kıza baktı. Sarı saçlarıyla, kahkahasıyla adeta melek gibi görünüyordu. Demirin aklına Sinan'ın dedikleri geldi ve önüne döndü. 'Mardin kızlarından uzak dur!' Gecenin bitiminde Sinan'ın ailesi İstanbul geri dönmek için havaalanına gittiler. Mardin de bir düğün yapılmıştı fakat İstanbul'da da erkek tarafı sade bir düğün yapıp herkese gelinlerini tanıtacaklardı. Sinan'ın ısrarlarıyla Demir bu gece konakta misafir odalarından bir inde kalacaktı. Odasına doğru ilerlerken kendi odası zannedip girdiği odada karşısında elbisesini çıkarmaya çalışan ve elbisesinin üstünü çıkarmış kız ile karşılaşınca sertçe yutkundu. Kapının açılması, kızın aceleyle elbisesini giymesi, Demirin arkasını dönmesi bir oldu.  Yirmi altı yaşındaki adamın işte şimdi hayatının sınavı başladı. Heyecan dorukta!!!
 Kapak Yapımı: Asaletli Çılgınlar/ Facebook
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Demir'in Hirası (Zoraki evlilik) #Wattys2016 to your library and receive updates
or
#687tutku
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
40 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
Nefes Bile Almadan by senabuyukdurmus
46 parts Complete
*** "Ayrılan sendin." Bu sefer düşünmeden cevaplama sırası bendeydi. "Daha öncekilerde de bendim." "Her neyse. Beni hiçbir şekilde ilgilendirmez. Acından..." dalga geçer gibi bir ses tonuyla söylemişti bu kelimeyi "...bahsettiğim için kusura bakma." Birkaç saniye sessiz kalmıştık. Sessizlik içimi yiyordu ve o kızla olan yakınlaşması... Hayır, dayanamayacaktım. Sormak, laf dokundurmak zorundaydım. Sanki hakkımmış gibi... "Ben de biraz evvel ilgilendiğin kızla dans edersin diye düşünüyordum." Bir kaşı yukarı kalkmıştı ama dudakları da kıvrılmıştı. Hatta, kendini gülmemek için zor tutuyor gibiydi. Komik bir şey mi söylemiştim? "Eğer onu dansa kaldırmasalardı onunla ederdim." Bana şu cevabı vermek yerine yumruk atsaydı, bundan daha az bir etki yaratırdı. Bir anda kızı masasında gördüm. Daha fazla aşağılanmaya dayanamayacaktım. Elini bıraktım aceleyle, diğer elimi de omzundan çektim. Şaşkınlıkla bana bakarken gözlerinin içine baktım ve onu daha fazla merakta bırakmadım. "Kendisi şu an boşta. Kaldırabilirsin." dedim ve hızlı hızlı pistin dışına yürümeye başladım. Ama çok geçmeden bileğimden yakaladı ve tüm vücudumun, elektrik çarpmış gibi titremesine neden oldu. "Ama şu an seninle dans ediyorum ve pişman değilim." *** Kader, bir defterde yazılı olsa, hiç korkmadan o sayfaları kopartabilecek cesarette olan Rüzgar, cesaretini sadece Eylül'ün aşkında bulamıyor. Eylül'ün gözlerine bakarken, altına işemiş bir çocuk gibi korkak ve çaresiz. Aşk cesaretini bulamayışının tek sebebi yıllarca bu duyguya inanmayışı değil. Bunun gerçek sebebi yıllar öncesinde gizli. Eylül'se bunu bilmiyor ve çaresizce 'Neden' sorusunun cevabını arıyor. Bulabilmekse, hemen hemen zamanı geriye döndürebilmek kadar güç.
You may also like
Slide 1 of 10
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
KONUK SEVMEZ DENİZ cover
GECENİN İZİ cover
Nefes Bile Almadan cover
İMDADIM cover
GüneyDoğu cover
Çünkü Beni Sevdin | Tamamlandı | Maviye Tutkun Serisi-1 cover
Kara Gül  cover
ÖMRE BEDEL cover
Kerem'in Aslı || Berna Aslıhan [İlle de Aşk#1] cover

AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18)

66 parts Ongoing

Çok istediği bölümü kazanmak için çok çalışmış ve sınav sonucunun açıklanmasını büyük bir sabırsızlıkla bekleyen genç bir kız. O çok beklediği sonucun açıklanacağı günün gecesi, sadece eğitim hayatını değil, tüm yaşamını etkileyecek olaydan bihaberdi. ⏳ "Ben seni tanımıyorum," dedim, soğukça. "Tanıyacaksın," dedi, sakince. Konuşma tarzında beni rahatsız eden bir şey vardı. "Daha çok zamanımız var."