-Madem etrafımda anlayamadığım işler dönüyor,arkamdan oyunlar oynanıyordu,bende oyunu kurallarına göre oynatacaktım.Sonunda kaybetmekte olsa elimden geldiği kadar düşmanlarımın maskelerini düşürüp,gerçek yüzlerini ortaya çıkaracaktım.
--İki tarafta dizilen taşları tek tek oynadıktan sonra zorlu bir mücadelenin sonuna gelmiştik,gerçekten iyi iş çıkarmıştım ama oyunun sonunda öğrendiklerimle hayatımın şokunu yaşamıştım.
Bu oyuna, sonunda beni hayatımın acı gerçeklerinin beklediğini bilmeden girmiştim.Pişman mıyım?Hayır.Sadece tüm hayatımın, en güvendiğim insanların koca bir yalandan ibaret olduğunu görmüş oldum.
---Artık benim tek gerçeğim vardı,oda çocukluktaki tek rakibim.
Peki şimdi ne yapacaktım? Ya mat olup onlara galibiyet sevincini yaşatacaktım ya da onları mat edip ben galip olacaktım.
Konu:
Bir hemşire işine yine her zamanki gibi geç kalır ve patronu onu işten kovar, hemşirenin Nehir diye bir arkadaşı vardır ve ona iş ilanı verebileceğini söyler. Hemşire eve geri döndüğünde akşama kadar iş arar fakat bulamaz, bu yüzden de arkadaşı Nehirin dediği gibi iş ilanı verir...
İşte her şey o ilana cevap geldikten sonra başlar.