Eğer damdan düşer gibi bir travmanın, kaosun, fırtınanın, toz bulutunun ya da karanlığın ortasına düşerseniz, paniklemeyin! Bu bir yanılsamadır. Sadece bütünün parçasıdır, bir kesit, anlamsız bir kafa karışıklığı ya da büyük resmin küçük penceresidir. Başlayan her şey nihayete erer. Biten her şey ise yeniden, bazen daha görkemli başlar. Pencereden yüzünüze vuran, her şeyi berraklaştırdığını düşündüğünüz keskin sarı ışığın, aslında gözünüzü kamaştırdığını, gerçekten alıkoyduğunu anladığınızda iş işten geçmiştir. Olan olmuştur ve siz bütünsellikten uzaksınızdır.
Ben Dilda Mardinin en büyük aşiretin kızı Amed ağanın torunu Dijwar kalkanın kızıyım.
Babasının işkenceleriyle dedesinin hor görüşleriyle büyüyen Dildan Kalkan.
...
Baran Temizer, koca Mardinin korktuğu konuşurken başını yere eğdiği, yolda karşılaşan insanların yollunu değiştirdiği sert ifadesinden ödün vermeyen, acımasız merhamet duygusu olmayan insanların zalim dediği Baran ağa.
Elini serçe masaya vurdu.
"Ne demek berdel olur topunu siktiğimin piçi benim kardeşimi kaçırıyor ölüm karar verilmesi gerekirken ne demek berdel!"
"Karar verilmiştir."
Duygularıyla yere yığılan Dilda kafasını eleri arasında aldı. Nasıl berdel olurdu hayalleri vardı önce babasından kurtulacak sonra okuyup avukat olucaktı, nasıl yapardı nasıl Mardinin en zalim ağasıyla evlenirdi.
Baran ve Dilda
🖤
(Kurgu; yetişkin içerik bulundurur.)