Saat 00.30 tenha bir sokakta tek başıma yürüyorum. Ankaranın kirli havasından derin bir nefes çekiyorum içime, adımlarım yavaşlıyor ve en sonunda duruyorum. Sol tarafımda bir kedi sokak lambasının aydınlattığı siyah çöp poşetini devirmeye çalışıyor. Bir süre kediyi izliyorum. Kulağımda, kulaklıktan çıkan müziğin sesi, kafamda müziğin sesini bastıran düşünceler ile öylece durmuş, bir hayvanın yaşamak için verdiği savaşı seyrediyorum. O sıra da bir araba geçiyor yanımızdan, kedi korkup kaçıyor, ben yoluma devam ediyorum. Uzun bir yolculuk sonrası büyük maceralar atlatmış, heyecanlı ve o kadar da yorgun, küçük bir yağmur damlası çarpıyor burnumun ucuna. Ardından bu ufak, yorgun ve heyecanlı su damlaları birer birer düşüyor tıpkı umutlarım ve gerçek olması için sihirli değneğin dokunuşunu bekleyen hayallerim gibi düşüyor yere.All Rights Reserved
1 part