Canımdan Öte
  • LECTURI 128
  • Voturi 1
  • Capitole 5
  • LECTURI 128
  • Voturi 1
  • Capitole 5
În curs de desfăşurare, Prima publicare iun 08, 2015
Bu şimdilik tanıtım hikâyenin devamı gelicek.
öncelikle şimdiden okuyan okumayan herkese teşekkür ederim 
ve yorum yapmanızı çok isterim yorumlarını benim için çok değerli iyi 
kötü her türlü eleştiri izi beklerim.



Krakterlerimiz

Kumsal/esmer mavi gözlü güzelimiz
Deniz/uzun boylu esmer yakışıklı prensimiz




Yİne güne mutsuz başladım hem nasıl mutlu başlaya bilirsin ki sabahın görü daha başımda zar zar çalan bir alarm aşağıdan kalk artık sustur şu alarmı diye bağıran bir anne ve devamlı eli ertele tuşuna giden bir kız millet çin işgencesinden  bahsediyor asıl işkence okul bence bir bitmedi benim gibi okuldan sıkılan ve uyanmak ta güçlük çeken tüm kader mahkumu kardeşlerim günaydın 


isteksizce kalktı yataktan formalarını giyidim aşağıya indim direk kahve makinasının önüne gittim annem her sabah başımın etini yesede otur  adam gibi kahvaltı yap şey ben adam değilim ki adam gibi kahvaltı yapayım aldım kahvemi servis geldi sonunda kırk kişinin aynı arabaya doluştugu .
Toate drepturile rezervate
Înscrieți-vă pentru a adăuga Canımdan Öte la biblioteca dvs. și primiți actualizări
or
#330bağımlılık
Linii directoare referitoare la conținut
S-ar putea să-ți placă și
İNFAZ hapishanesi  de LorcanTB
46 de părți În curs de desfăşurare
İnfaz hapishanesi. Dünyaca meşhur, insanların kısaca dilinde ölüm hapishanesi. Bu hapishaneye giren hiç kimse yaşayarak çıkmamıştı çünkü burası ölümün gerçekleştiği insanların, daha doğrusu suçluların infaz olunduğu hapishaneydi. Lavinia ise tesadüfen sadece kaza nedeni ile olan bir cinayet suçundan, bu hapishaneye yani bu korkunç ölüm hapishanesine düşmüştü. Yaraladığı gencin ailesi zengin ve güçlü olduğu için onun infaz edilmesini istediklerinde kolayca onu bu hapishaneye yollamışlardı. Şimdi ise Lavinia'nın kalan son yıllarını burada ölümü bekleyerek geçirmesi gerekiyordu. Ancak işler beklenmediği anda değişir... Lavinia'dan.. Testi yapıp beklemeye başladım. Bir kaç dakika sonra korkarak teste baktım. "Siktir". Dilimden çıkan küfüre engel olamadım. Çünkü... "Ay ne oldu giriyorum bak" kapı dan diye açılınca yerimden sıçradım. Cavidan'dı. Elim titreyerek testi ona çevirdim. Çift çizgi... Ben hamileydim... Deli gibi atan kalbim, korku, endişe bir sürü duyguyu aynı anda yaşıyordum şu an... Ben ne yapacaktım şimdi.... .................................................................................. Peki ya Lavinia'nın hayatına İnfaz hapishanesinde her kesin korkulu rüyası olan bir adam girerse? Ve bir anda tüm hayatı o, korkunç adamla birlikte değişirse... ************************************ Tehlikeli aynı zamanda heyecan verici bir aşk hikayesine hoş geldiniz.💖 Nefesinizi kesecek bir hikaye. Başlangıç tarihi ~04.04.2024~ On sekiz yaş ve üzeri için bir hikaye. #aşk #heyecan #18+ #korku #bebek #koruyucu
S-ar putea să-ți placă și
Slide 1 of 10
Lafügüzaf  cover
GÜN TABAĞI | TEXTİNG cover
İNFAZ hapishanesi  cover
BERDEL (+18) cover
Takıntı cover
EKSTREM cover
Sabır Vaktine Esirdir / Texting cover
Zeytin Dalı cover
İzler Silinmez cover
SEVDA KONMUŞ DALLARIMA  cover

Lafügüzaf

18 de părți În curs de desfăşurare

Aşk suçtu. Senin olmayan birisi için beslediğin duygular bir cellat gibi dikilirdi karşına. Sonra kollarına iki asker girerdi, o askerler başını bir kütüğün üstüne bastırırken boynuna inecek baltayı büyük bir sabırla beklerdi insan beklerdi ki, cellat alacak onun kellesini. Ama o balta inmeden önce, dururdu zaman. Sabır kanatırdı insanın her bir zerresini, bir işkenceden farksız akardı saniyeler, bir sudan sessiz, bir dalgadan daha hırçın. Aşk cellattı, ve o balta aşkın ellerinden inerdi insanın boynuna. Sevda cehennemdi, seni sevemeyen birinin aşkı ateşdi. Kendi kalbini yakan, kendi kanını akıtan bir kılıçtı. İnsan nasıl saplardı kendi sırtına bıçağı? İnsan ancak aşık olsa ihanet ederdi kendisine. Aşk ihanetdi, aşk en büyük oyun ve insanın kendine yaptığı ihanetdi. O Yavuz Payidar'dı, kendine en büyük ihaneti yapmış sırtına bir bıçak saplamış, boynunu bir cellatın önüne uzatmıştı. O Payidar'dı, sevdalanmıştı. Ve sevda, onun ihanetiydi.