'' Sevgilim;
Kırgın değilim sana, gelmeyişine kızamıyorum. Gelmiyorsan vardır bir bildiğin... Var bir nedeni değil mi? Sen beni bırakmazsın sebepsiz yere. Biliyorsun değil mi? kızmıyorum sana. Haşa kızmam ben sana.. Kızamam ki.. kıyamam... Sen gittin gideli günleri, saatleri, tarihi unuttum... Aylar mı oldu, sene mi oldu bilmiyorum. Şu kadardır göremiyorum demiyorum hiç bir zaman. Ben senin gidişini sayamam sevgilim... Benim için gittiğin gün bugün. Gittiğinde zaman durdu. Takvimim hala senin gittiğin günde duruyor. O yaprak asla çıkmayacak, biz o gündeyiz. Geldiğin gün ertesi günüyle devam edeceğiz. Bizim tarihimiz aynı günde duruyor. Hiç kaybımız yok, sadece insanlar önden gidiyor... Sakın üzülme, sana kızmıyorum.. Seni özlüyorum. Beni bıraktığın pencereden bakıyorum hayata... ''
Petunya- (BEKLEYİŞ)
Petunya bekleyişin hikayesidir. Şimdiye kadar okuduklarınızdan en farklısı, en özlemlisi, en duygusalı... En Umutlusu...
Kadın kıyamaz adamına, kadın kırılır adamın uğruna... Paramparça olur.
Mirhan ağa kaşlarını kaldırarak karısının saçını okşayarak kulak arkasına aldı. Karısının öpmekten şişen dudaklarına alayla sırıtıp burnunu çenesinin hizasından boynuna getirdi, karısını soludu uzun uzun. Ve dudaklarını pürüzsüz boyna bastırdığında altındaki karısı gerilmişti.
"Benden başka kimse kokunu soluyamaz !" dedi Mirhan ağa keskin çıkan sesiyle, genç kadın altında yaprak gibi titriyordu. Karısının bağımlısı olduğu kokusunu solumayı bırakıp dudaklarını dudaklarına bastırdı.
"Benden başka kimse seni öpemez!"
Karısının üstünde yükselerek, zarif parmaklarını kendi kalbine bastırdı. "Ve benden başka kimse sevemez seni kadın!"
Kadın gülümsedi onun sevdiği uysallığına devam etti. Adam karısına hayran hayran bakarken alnını alnına yasladı sakince.
*
+18 sahneler ve rahatsız edebilecek ögeler içermektedir.
Aşiret Birliği Serisi "1"
*