Servisteki Cadı

Aşk sizi kaç yaşınızda yakalar hiç düşündünüz mü? Kaç yaşınızda tanışirsınız hayatınızın aşkıyla? İlk görüste anlar mısınız sizce? İşte benim kaderim bu kız der misiniz içinizden? Bakışına mı vurulursunuz önce yoksa gülüşüne mi? Peki nasıl anlarsınız onun sizin doğru insanınız olduğunu? Ses tonunu duyunca etrafındaki bütün seslerin kesilmesiyle mi? Yoksa gözlerine bakınca zamanın durmasıyla mı? Ve hangi mekanda bulursunuz onu? Okulda çarpışmayla mı başlar hikayeniz? Yoksa bi arkadaş yoluyla mı? Bunlar hepimizin sürekli düşündüğü, her gece hayalini kurduğu konular. Benimde tabii. Ama hayalini kurduğunuz olayla gerçek yaşadığınız olay bir olmuyor. Mesela benim hayalimde asla yeni başladığım bi okulda ailemin zoruyla yazıldığım serviste zorunda olduğum için kavga ederek tanıştığim bir cadıya aşık olmak yoktu. Yani anlıyacağınız " Hayaller şatodaki prenses, hayatlar SERVİSTEKİ CADI. "