Küçüklüğümden beri bir çok hayalim olmuştu benim. Aileme kavuşmak istemiştim. Olmamıştı. İçimde gün geçtikçe büyüyüp, bana daha çok acı veren bu aşkın beni yakmadan önce son bulmasını istemiştim. Olmamıştı. Aşkım bitmiyorsa sevgime karşılık bulmak istemiştim. Yine olmamıştı. Bugüne kadar hayal ettiğim hiçbir şey olmamasına rağmen aptal gibi bir hayal daha kurdum ben dün gece. Her şey bugünkü gibiydi. Ben yine onları izliyordum. Nikah memuru aynı soruları soruyordu ve Eylül yine coşkuyla evet diyordu. Sonra Kerem'e geliyordu sıra. Şimdikinin aksine evet demiyordu Kerem. Vazgeçiyordu. Yanlış yaptığını söylüyordu. Ve Kerem bugün bir hayalimin daha asla gerçek olamayacağını göstermişti bana, evet diyerek. Şimdi ise tek bir dileğim var benim. Kaybolmak. Kerem'in nikah memurunun sorusuna verdiği cevap gibi. Bir ömür boyu kaybolmak.