sAmin sonsuz yolculugu
  • Reads 660
  • Votes 32
  • Parts 11
  • Reads 660
  • Votes 32
  • Parts 11
Ongoing, First published Jun 19, 2015
Sam kardeşi Larry ve annesi Sofia ile okullarının tatile girmesi ile Büyükbabasının yanına gitmektedir. Sam arkadaşlarını bırakıp gitmek istemesede annesinin üzülmesini istemez. Çıkılan yolculukta öyle güzel yerler görmüşlerdir. Patika yollar, ağaçların görsel bir şölen olusturduğu manzaralar, renklerin tarif edilemez uyumu, toprak adeta yeşille bütünleşmiş. Pencereden
içeri giren o muhteşem koku doğanın kendine has parfümü sanki.Sam adeta şaşkındı. Ailesiyle  şehir merkezinde yasadigi icin birçok güzellikten mahrum kaldiginin yeni farkına varmisti. Gittikleri kasaba, çok eskiden beri bağlarını koparamamis insanların barındığı ve bir o kadar da ıssız bir yerdi. Burada yaşayanlardan biride Büyükbabası Parkerdı. Sonunda yolculuk sona ermiş eve doğru sabırsızlıkla yürümeye başlamışlardı. Larry yoldaki taşları o kadar çok
beğenmistiki avuclarinda sımsıkı tutup dusurmemeye çalışıyordu. Sam ise hâlâ bi rüyada gibiydi etrafındaki evler, yürüdüğü yol, güneş ışığı bile bugün daha bi parlak gelmişti gözlerine. İlk başta her ne kadar da istemeyerek gelsede şimdi cok memnundu geldiğine.
All Rights Reserved
Sign up to add sAmin sonsuz yolculugu to your library and receive updates
or
#19bilmece
Content Guidelines
You may also like
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
55 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
You may also like
Slide 1 of 10
Cehenneminden Alacaklıyım +18 cover
Kelebeğin Ömrü Kısalıyor (Düzenlenecek) cover
MAHKUM cover
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
Aşiretmiş ( Gerçek ailem) cover
PROFESYONEL   cover
lord potter-black'in evi cover
Köpek cover
TERAZİ cover
Asena ✯{gerçek ailem}✯ cover

Cehenneminden Alacaklıyım +18

24 parts Ongoing

Sevgiden nefrete dönüşen imkansız bir aşkın hikayesi. "Onlar cehennemi yaşayacak, Aşk cennetin dilinden onlara kalan tek an olarak kalacak, bu aşkın adı cennet olmayacak." Duyuyor musun? Senin ruhun ölümün kırçıl masalı, uçurumlar vaad etti sana. Damarlarında zehir gezerken, yasadışı bir soğuk işledi zihnine. Kimsesizlik kanamalı bir acının yollarında tökezlediğinde, kız çocuğunun sesini bul, Aynadaki kırık yüzünü topla, Gözlerinde seğiren acı denizinde yüzdür. Uçurumların seri cinayetleri yalpalandırırken, ruhunun sesini sakla cebinde. Ağzını açsan bir ayna dolusu cehennem, sesinin gülen yanına bir ölüm daha sus! Yağmur işgalli bir gecede kapını çalanlar; bak sana getirdi dil sürçmeli peltek yanlızlıklar, satırlarında kan sızar. Yanlız kalmaktansa dolaşan kanında, yara olup kana adın her anıldığında. LEZÂ...