Story cover for Ölümcül Aşk by HatemGuzel
Ölümcül Aşk
  • WpView
    MGA BUMASA 31
  • WpVote
    Mga Boto 1
  • WpPart
    Mga Parte 1
  • WpView
    MGA BUMASA 31
  • WpVote
    Mga Boto 1
  • WpPart
    Mga Parte 1
Ongoing, Unang na-publish Jun 20, 2015
Akşam yemeğini yedikten sonra televizyonun karşısına geçip kırk bir numara ayaklarını sehpanın üzerine uzattı. Uzağında kalan kumandayı uzanıp aldıktan sonra isteksizce kanalları
karıştırdı. Çok yorgundu. Yatmadan önce lavaboya gidip vücuduna tam oturan beyaz gömleğini çıkardı. Aynanın karşısına geçip kaslı ve güçlü vücudunu inceledi. Bu vücutla kızları ne kadar çok etkilediğini düşünüp kendisiyle övündü. Diş fırçasına nohut tanesi büyüklüğünde macun sıkıp inci gibi dişlerini fırçaladı. Ellerini yıkadı. Oldukça uzamış olan dalgalı saçlarının arasında ıslak ellerini gezdirdi.

   Sendeleyerek tablolarla dolu koridordan geçip yatak odasına girdi. Saate baktı. On ikiyi on geçiyordu. Pijamasını giyip kafasından vurulan birinin yere düşüşü gibi kendini yatağa attı. Bir an önce uyumak istiyordu ama kulağına garip sesler gelmeye başladı. Dikkat kesilerek sesi dinledi. Yanlış duymuyordu, birisi ağlıyordu. Hâlbuki evde kendisinden başka kimse yoktu...
All Rights Reserved
Sign up to add Ölümcül Aşk to your library and receive updates
o
#150bıçak
Mga Alituntunin ng Nilalaman
Magugustuhan mo rin ang
YARALASAR(Kitap Oldu) ni Maral_Atmc6
56 mga parte Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
Magugustuhan mo rin ang
Slide 1 of 10
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
KOD ADI: GÜNEŞ  cover
Crathall-taekook cover
MAHKUM cover
KIRBAÇ - İçimdeki Acı ve Haz +18 cover
SOYADINDA ZİNCİR cover
TERAZİ  (TAMAMLANDI) cover
Cansız Manken (+18) cover
ÂFİTAP cover
5. seviye cover

YARALASAR(Kitap Oldu)

56 mga parte Ongoing

"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.