Trabzondan Istanbul'a gelişim üniversite heyecanıyla doluydu. Peki ya burdan gidişim niye bu kadar acıtıyordu canımı? Ondan zorunlu olarak ayrıldığım için miydi? Yoksa bir daha göremem korkusu muydu? Son kez bakıyordum belki de ona bu yüzden yüzünün her bir santim yerini inceledim. Hafızama almalıydım onu. Gideceğim yer belki de dönüşü olmayan bir yoldur. Orda ona dair ne varsa ortaya dökmeliydim. Onsuz yerler hiç güzel gelmiyordu çünkü gözüme. "Iyi olacaksın! Bu yüzden bana dönmeyecekmiş gibi bakmayı kes!" Dedi sert sesiyle. Ama sert sesinin yanında gözleri çok yumuşak kalıyordu. Ben ise az çıkan sesimle, her zaman gülen ama şuan solmuş gözlerimle konuşuyordum. Niye iyileşmiyorum biliyor musun? Herkesin yarası farklı. Sen benim, İçimdeki yarasın. Söyle, Kim dokunabilir oraya?