Odamın terasındaki salıncağa uzanıp yıldızlara bakıyordum. Aniden aklıma bir fikir gelmiş gibi ayağa kalktım. Ayaklarım soğuk zemine değdiğinde bacaklarımdaki ürperti kollarıma yayılmıştı, üşümüştüm. Neredeyse sürünüyormuşum gibi gözüken bir hızda odama doğru ilerledim. Kitaplığımdaki siyah beyaz kumaşla kaplı olan defteri alarak tekrar terasa yöneldim. Saatlerdir düşündüğüm hayatımın aslında koca bir hiç olduğunu nasıl olmuştuda daha önce fark edememiştim? Yoksa bunca zamandır bu düşünceleri hep ertelemiş miydim? 16 yıldır bu duvarların ardında bu terasta ve bu salıncakta tek başıma oturup saaatlerce başkalarının hayatlarını resmettiğim kendime ait dünyamı yok etmek için her şeyi yapabilecek güce sahip olduğum his gerçek miydi? Yaşadığım yalnızlık hissi ve o berbat anılar başımın dönmesine, karnıma ağrılar girmesine, gözlerimin yaşarmasına sebep oluyordu. Belki de bu salıncakta son ağlayışımdı. Peki ya bunların hepsini unutsaydım? Elimi defterin kumaşında gezdirerek ilk sayfayı açtım ve iki cümle yazdım. Hayatımı değiştereceğinin farkında olmadığım iki cümle.All Rights Reserved