Hayat o kadar kısa ki, ufacık pişmanlıklarla sınırlandırılmamalı. Yanlış sözler, büyük hatalara, ayrılıklara yol açmamalı. Nefes almalı ve güzellikler ölümüne yaşanmalı. Ne olursa olsun sevmeyi ve sevilmeyi bilmeli ki insan olmayı anımsamalı...
Burçak, kısa süre önce ağabeyini kaybetmiştir. Olayın üzerinden zaman geçmesine rağmen yaraları iyileşmemiş, kimse zihnine kabuk bağlatamamıştır.
Ailesi kızlarına değer verdikleri için bir çözüm aramış, ona yaşam sevincini tekrar kazanmak için değişik yollara başvurmuşlardır. Tek bir şey hariç bütün çabaları boşa gitmiştir: Yaz kampı.
Bir genç kızın nasıl aşkı anladığı, ikilemlerde kaldığı, büyüdüğü, olgunlaştığı ve daha fazlası sadece 2 ayda Burçak'ın başından geçmiştir. Peki sizce onun kalbinin asıl sahibi kim olacak?
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."