''Biraz dağınık, biraz umursamaz; rahatına düşkün ve tarzı kızların tersine dayanan, yaptıkları ise bir deli ile eşdeğer bir insan; ben. Cesareti de unutmayalım. Ama bir dakika, deliler zaten cesaretlidir!
Bir konuyla ilgili konuşurken, başka bir konuyu düşünebilen bir beyne sahip olduğum gibi, kimi zamanlar acıkıyorum. Ne alakası var değil mi? Bir deliyim...
Şaka yapıyorum, normal birisiyim. Yani, fiziksel bakımdan. Aslında fiziksel bakımdan da normal biri değilim. Ne de olsa, herkes sokakta saçı dağınık, üzerinde pijama, elinde cips paketiyle annesinin iş yerine giden birisi değil! Gerçi, ben evde değil de; dışarıda pijama giymeyi seviyorum. Konu kapansın...''
Normal insanların özenmek istediği bir hayata sahip Defne ve çılgın kertenkeleler. Kertenkeleden kastım, Defne'nin kendisine benzemekte olan arkadaşları...
Siz de anormal ve biraz da asosyal bir insansanız, durmayın ve yemek yiyin. Yemek yemek her zaman iyi bir çözümdür... Ve biraz da, bu hikayeyi okumak iyi gelebilir, değil mi?
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."