"Yardım et Çağla! Aslının abisi Istanbula gelmiş. Herif eliyle koyduğu gibi buldu beni, seni göremeyince de kudurdu." "Tamam sakin ol. İş çıkışı-" "Bekleyemem Çağla. Topuğuma sıkar bu adam. Leşimi kanalizasyondan toplarsın, ben sana söyleyeyim." Denizin telaşlı sesine karşılık Çağla da heyecan yapmıştı. "Tamam adresi mesaj at, geleceğim." Çağla telefonu kapatır kapatmaz masasından kalktı ve Gökçenin masasına ilerledi. "Gökçe abla benim çıkmam lazım." Gökçe sanki çok zor durumda kalacakmış gibi yüzünü buruşturdu. "Ama nasıl olur Çağlacığım? Katılman gereken toplantı da vardı?" "Deniz beyle konuşup izin alsam?" Çağla Denizin odasına yöneldiğinde Gökçe sandalyesinden fırlayıp Çağlanın koluna girdi ve dışarıya doğru itekledi. "Yok Çağlacığım! Madem acelen var, çık sen. Ben söylerim Deniz beye. Zaten ikinci iş günün, sesini çıkarmaz." Çağlayı asansöre bindirdikten sora geri dönen Gökçe başını odasından çıkartmış Denizle karşılaştı. "Gitti mi?" "Gitti Deniz bey." ★★★ İyi okumalar ;)