"Sinan bırak beni !" diye bağırıyor ve kulaklarımı inletiyordu. Tabi ki bu onu bırakacağım anlamına gelmiyordu,gelmeyecekti. Onun minik dudaklarını süsleyen ateş kırmızısı rujunu, dünyamı aydınlatan o gülüşünü görmeden 1 saniye bile yaşayamazdım.
"Gitmene izin vermeyeceğimi benden iyi biliyorsun." derken bileğini çok sıktığımı fark ettim. Biraz gevşettim onun canını yakmak beni Her şeyden daha çok korkuturdu,tanıştığımızdan beri böyleydi,ona asla kıyamadım,kıyamamda.
"Sinan bırak artık ya istemiyorum seni ! " diye bağırmaya çalıştı,ağlamaya başlamıştı onun her Gözyaşı ömrümden bir yıl götürüyor gibiydi. Herkes bize bakıyordu,okul bahçesi doğru bir yer değildi sanırım.
"Lara yürü ya da kucağıma alacağım." dedim "Beni istediğin yere götür seni asla affetmeyeceğim bunu bilmeni istiyorum." dedi bende zamandan kazanıp kucağıma aldım. Çırpınıyordu ama bu kollardan kurtulmasının imkansız olduğunu ikimizde biliyorduk. Arabaya doğru hızlı adımlarla ilerledim. Arabanın yanına geldiğimizde kulağına sessizce fısıldadım
"Kaçarsan hayatının hatasını yaparsın, arabaya bin." bana öyle bir bakıyordu ki,canımdan can gidiyordu. Yavaşça arabaya bindi son kez bana baktı ve kapıyı kapattı. Bende arabaya hızlıca bindim ve kapıyı kapattım.
Yolu sessiz sakin bir şekilde geçirdik,kendi evime götürecektim. Eve geldiğimizde bana soru sorar gibi bakıyordu,korkmuştu,ona ilk defa böyle davranmıştım.
"Korkmanı istemiyorum." dedim arabadan inip, kapısını açtım. Kapıya geldiğimizde Anahtarı almak için cebime bakarken Helin kapıyı açtı. Çok zor unuttuğum Helin benim ilk aşık Olduğum kız.
Sırf kuzeni için Mardin'in Acımasız ağasına kurban edilen Larin...
Annesi için berdeli kabul eden Baran ağa...
Kuma yoktur!
Bol bol +18 sahneleri olacaktır!
Bunları dikkate alarak okursanız çok
sevinirim canlarım:)
Kıskançlık bol bol vardır!