İstanbul'un sayılı zenginlerinden iş adamı Bülent Güral'ın kızları Duru ve Müge Güral'ın hikayesi...
Duru 16 yaşında, olgun, zengin hayatı yaşamaktan bıkmış, içine kapanık bir kızdır. Derslerine önem verir ve vaktinin çoğunu kitap okuyarak ya da test çözerek geçirir. Ablasının ona karşı olan nefretine anlam verememektedir.
Müge 17 yaşında, arkadaş canlısı, popüler ve eğlenceli bir kızdır. Kardeşinin aksine İstanbul'un sayılı zenginlerinin gittiği özel okula gitmektedir. Kardeşini hiçbir zaman sevmemiştir ve kendine göre haklı nedenleri vardır.
Birbirinden tamamen farklı bu iki kız kardeşin hayatlarında eksik olan nota aşk mıydı?
Ben : anneni ara.
Oğuz:ne ?
Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin?
Annen onu aramanı söylüyor.
Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ?
Ben : şarjı bitmiş?
Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ?
Ben yazıyor...
Ben çevrimiçi...
Ben : bir dakika oha doğru?
Şarjı bitmişse nasıl arayacaksın ?
Oğuz : bu küçük detayı yeni fark etmen gözlerimi yaşarttı.
Ben : sen bana Altan altan laf mı soktun ?
Hayırlı bir evlat olup annen ara demeden arasaydın böyle olmazdı 🙃
Oğuz : şimdi de sen mi bana laf sokmuş oldun?
Ben : haspinAllah sınanıyorum herhalde , git ara ne bilim ben ya.
Laf filan da sokmuyorum ayrıca.
Oğuz : sen kimsin ?
Ben: komşunuz ?
Oğuz : komşumuz kim?
Ben : evine gelseydin bilirdin.
Oğuz :geldiğim zamanlarda oldu ama tanımıyorum seni ?
Ben : o da senin kayıbın olsun hayırsızlığı bırakıp evine uğrarsın artık belki ?
Oğuz : bu aralar sanmıyorum.
Ben : benim ruhumda hayırsızlık diyorsun.
Oğuz :hayırsız olsaydım bu vatanı korumak için canımı feda etmezdim.
Ben :ne ?
Oğuz: tek hayırsız ben değilmişim anlaşılan , komşusunun oğlunun mesleğini bilmeyen bir komşu kızı.
Ne üzücü.
Tanışalım yüzbaşı Oğuz Türk...