Kış geliyodu, zaman akıp gidiyordu. Hani filmlerde bir nesne sabit durur etrafındaki şeyler akar, güneş doğar batar falan. İşte ben o sabit duran nesneyim. Etrafımdaki herşey akıp giderken ben duruyorum.
Yıllardır hayatım böyle geçiyor. Yavaş, sakin, olaysız.
Soğuk hava tenime işlerken sessiz sokakta yürüyordum. Adımlarım boş sokakta yankılanıyordu. Tıpkı bir bestenin metronom hızı gibiydi. Andante. Sessizliğimi özlemiştim. Sessizlik benim en büyük gürültüm. Kafamdaki düşünceler öyle çığlıklar atar ki, gürültüden etrafımdaki hiç bir sesi duyamam. Ama onun da bir ilacı var müzik. Müzik her şeyin ilacı. Benim tek kaçışım..