Bir eliyle çenesini kavrarken diğer eli masadan destek alıyordu. Attığım tokat ne sertti ne de onu geriletecek kadar ağır. Sadece beklemediği anda ummadığı kişiden gelmişti anlaşılan. Havada kalan elimi ağır çekimde indirdikten sonra dudaklarımı yaptığın aptallığın sonucu olarak araladım. ''Be, b, ben'' diye kekelerken çenemi kavrayan katı elle sustum. Beni kendine çekti, vücuduna yaslayıp nefesini yüzüme değdirdi. ''Anlaşılan seninle işimiz var ufaklık.'' boğuk nefesi dudaklarıma değip geçerken ellerinin altında eridiğimi hissettim. Hem benden yaşça büyük hemde bol bluzunun altından bile belli olan kaslara sahipti. Çenemin uyuşmasıyla yüzümü buruşturdum, canım fazla yanıyordu. Gözlerini benden çekerek sağa çevirdi ''Yeni oyuncak ha?'' belli bir süre Dağhan'a odaklanıp ilahi yüzüne bir o kadar iğrenç sırıtış takındı. Gözleri tekrar beni bulduğunda ''Ama fazla masum.'' diyerek fısıldadı. Sesinde anlamadığım o tını yutkunmamı zorlaştırırken eliyle çenemi iterek bıraktı.