Sevmekten ve birine bağlanmaktan korkan, sevmenin ne demek olduğunu bilmeyen, birbirine çok benzeyen iki korkak... Hayatlarına bu konuda hiç kimseyi almadılar. Kendilerine yaklaşmaya çalışanlara izin vermediler bu zamana kadar. Hep kaçtılar. İkisi de birbirine çok benzeyen iki insan nasıl bir araya gelebilirdi ki? Eş kutuplar birbirini itmez miydi? Tuhaf bir şekilde onlar kaçtıkça birbirlerini daha çok çekiyorlardı. Belki de fizik kuralları her yerde geçerli değildir. Kader işte... Yıldızların parlattığı o gece, o sokakta... Kaçacak yerleri yoktu. Kim bilebilirdi ki bunun hayatlarının dönüm noktası olacağını? Artık kaçamazdılar, kader onları çoktan yakalamıştı. Kim bilir, belki onlar da korkularını yenerlerdi. Ellerinde olmadan değişir; gururlarını, korkularını bir kenara bırakırlardı. Sizce bu hikaye iki korkağın hikayesiyken, başta korktukları şey için ölümü bile göze alabilecek iki cesurun hikayesine dönüşebilir miydi?
21 parts