"Hayat bitmeden gülmek lazım, hodbin." Yataktan kalktığını hissettim. "Dikkat et. Gülme limitini dolduruyorsun ve bunları acı çekerek ödeyeceksin."
"Uyumak enerjimizi doldurduğu gibi limitlerimizi boşaltıyordur belki. Uyu ve gör."
Karşımdaki koltuğa geçip sırt üstü uzandı. Kolunu kafasının altına yerleştirip tavanı izlemeye başladı.
"O halde, mutluluk gibi acı çekme limitimizde boşalır."
Çocuk gibiydi, derin bir nefes aldım.
"Hodbin, uyu haydi."
"Yeni acılar çekelim diye mi?"
"Hayır, yeni mutluluklara yelken açalım diye."
***
Sayılı uzun cevaplarından birini vermişti. Kısa cevap verirdi, çünkü; o bir başkası için nefesini tüketmezdi. Uykusuzdu, ömrünü uykuya tutturmaktan nefret ederdi. Hızlı yürür, hızla hayata geçirirdi. Biri bencil dersede alınmış gibi yapar ″Hodbin derler.″ diye sitem ederdi.
***
Cover by @brigidiasiete
Yetiştirme yurdundan çıktıktan sonra ailesi hakkında hiçbir bilgi edinemeyen Yazgı Günce, bir gün kapısına gelen fotoğraf ve bebeklik battaniyesi ile geçmişi hakkında ilk kez bir şey bulur. Yazgı bulduğu bilginin peşinden giderken Akifle tanışır. Hayat onlara yeni yeni yollar açarken, bu ikili için beklenmedik şeyler olacaktır. Aralarındaki bağın küçük bir tesadüften fazlası olduğunu anlayan ikili için zor günler, mutlu günler kadar yakındır.
"Ortak acılar, bu acıyı ortak yaşayan insanları bir araya getirir Yazgı."
Tüm hakları saklıdır.