Sil baştan başlamak. Çok zor değil mi? Fakat hayat böyle işte.
Tolga.. İki yıl öncesine kadar her şey yolundaydı. O olaydan sonra asla eskisi gibi olamadı. Donuk gözleri, buz kadar soğuk tavırları, bir taş kadar duygusuz kalbiyle o artık bambaşka birisi.
Belki asla eski Tolga olamayacak? Bir ihtimal var mıdır eski haline dönmesi için? Hayatına giren yepyeni bir insan ona eski benliğini tekrar kazandırabilir mi?
Maya... Geçmişinden kaçıp yeni bir şehirde yepyeni bir hayata başladı ama İzmir de onu gerçekten güzel bir hayat bekliyor mu? Geleceği ile ilgili beklentileri gerçekleşecek mi?
Hayatının aşkını bulabilecek mi? Hüzün mü var önünde yoksa mutluluk mu?
Hayatlarının aşkını bulduklarında bunu fark edebilecekler mi? Peki ya kaybetmeden sevmek? Bunu başarabilecekler mi?
Maya, hayatının aşkıydı. Onu kaybetmeyi göze alamayacak kadar çok severken korkuları yüzünden kaybettiğini göremeyecek kadar kör olmuştu gözleri. O gittiğinde anlamıştı her şeyi. Birden bire yok olması.. Neden yapmıştı bunu? Yaşayıp yaşamadığını bile bilmezken her gün, gece gündüz, şehir şehir, sokak sokak,ev ev onu arıyordu.
Tolga, bu hayatta sevdiği ilk insandı. Onu ömür boyu seveceğini bildiği halde gitmek zorunda kalmak. Yaşadığı en ağır acı buydu belki de. Ona geri dönüp dönmemek arasında kalırken kendini hapsettiği o odada her gün ölüyordu aslında. Saklanarak, sessiz kalarak kendini dinlemek isterken ölüyordu her geçen gün.
Kalbini savaş meydanında bırakmış bir asker, o intikamı elbet bir gün alır.
...
Alakurt lakâbıyla bilinen Kurter Alacakan, ülkesinin en başarılı askerlerinden biridir. Bir gece vakti timiyle gittiği Kafes operasyonunda timdeki dostlarını acı bir şekilde kaybeder.
Her şeyini kaybettiği o zifiri karanlık gecede, kan dolu toprağa bakıp, toprağı avuçlayarak korkunç bir intikam yemini eder.
Ve her şeyi ardında bırakıp şehre geri döndüğünde, hiçbir şey aynı kalmayacaktır.
Özellikle de General'in kızıyla tanışıp, onunla aynı intikam yoluna başkoyduktan sonra...
ALACAKAN.