Mektuplar.... Okunmamış, karşılıksız mektuplar. Sevgiliye mektuplar. Terk edilmiş ama hala aşık olan bir kızın bakmayacağını bile bile gönderdiği acılı mektuplar... Sizce bir aşk nefrete dönüşebilir mi? Peki nefret bir kızın içindeki aşk kırıntılarını yok edebilir mi "Seni Seviyorum..." "Her zaman bekledim. Karşılıksız mektuplarıma bir karşılık bekledim. Sevdim. Senin sevmediğni bile bile sevdim. Ve öldüm. Bir daha dirilemeyeceğimi bile bile..." "Ağlıyorum. Senin yokluğundan, kalbimin acısından ağlıyorum. Ama senin için her akıttığım göz yaşı derinliklerde saklı olan nefretin çımasını sağlıyor. Belki şu anda seni delicesine seviyorum, belki bir süre sonra senden nefret eticeğim ama bu sensiz yapamam gerçeğini değiştirmeyecek. Sen yoksan hayatta yok..." "Senden nefret ediyorum..." "Mutlulukla başladıgım, her geçen gün içinde büyuttüğum aşk artık bir öfkeden, nefretten ibaret. Senden nefret edemem. Senin nefretinle yaşayamam. Benimki karşılıksız ölüm olacak..Elveda sevgil