Clarke kolunun acısıyla dudaklarını dişledi. Çok acıyordu ama bu Bellamy denen adamın yanında acıya dayanıksız biri olarak görünecek değildi ya? Hücre kısmına geldiklerinde Bellamy'nin elinin gevşediğini hissederek kolunu ondan kurtardı. Tuttuğu yer resmen morarmıştı.
"Adi herif," diye tısladı dişlerinin arasından.
Bellamy, kızın kolunu çektiğini fark edince tekrardan sıkıca tuttu.
"Söylediklerinize dikkat edin, Bayan Griffin. Ayrıca kaçmaya çalışırsanız bu fazla süremez."
Clarke gözlerini devirerek söylendi.
"Kaçmaya çalışmıyorum Bay Blake. Buradan kaçamayacağımı bilecek kadar zekiyim. Ayrıca söylediklerimin arkasında duracak kadar da cesurumdur. Kolumu morarttığınızın farkındasınızdır umarım."
Bellamy "Cesur prenses.." dedi ukalaca gülümseyerek.