Onlar hiç umulmadık bir anda ,hiç beklenmeyen bir zamanda, hayat onlara iyi veya kötü davranırken karşılaştılar. Laurel hayallerinin peşinden gitmedi, gidemedi hayat ona bu şansı sunmamıştı. Küçükken kurduğu hayallerden farklı bir hayat yaşıyordu. Belki o gün iri yarı , pis ,ayyaş adam ona zarar vermeseydi, o pislik yuvasından atılmasaydı, hatta ve hatta cüzdanı düşmemiş olsaydı,hayatının dönüm noktası olan o geceyi o şekilde sonlandıramayacaktı. Bu onun için gerekliydi Yusuf sadece bir aracı ve aynı zamanda bir imtihandı. Laurel bunu yaşamadan öğrenemeyecekti... Hayatını yaşamayı, yaşamın güzelliklerinden keyif alamayı öğrenecekti, bu yoldaki öğretmeni ise Yusuf'tu.