Ölü adamlar gibiyim bugünlerde. Hani şu yaşayan ama monotonluğun dibine vuranlar var ya, tam işte onlardanım ben, belki de bir seçim olsa, başkan bile seçilebilirim. Yaşıyorum fakat fazla nefes almaktan çekiniyorum, yaşamayı seven birisinin oksijenini gasp ediyormuşum gibi hissediyorum. Yataktan kalkıyorum, salondaki üçlü koltuğa geçiyorum, yani yattığım yerin konumunu değiştiriyorum sadece. Günler gelip geçiyor, akrep yelkovanı kovalarken köhnede, ben bir köşede sessizliğimi dinliyorum. Kusura bakma, senin de başını şişirdim yine susarak. Sessizlik de hiç çekilmiyor, kara bir bulut gibi sardı ruhumun yakasını. Hal bu iken, aklım da başımda değil. Sahi sen biliyor musun yerini?
peri: ya sen kimsin gece gece
peri: ne saçmalıyorsun
bilinmeyen numara: amına koyayım
bilinmeyen numara: asıl sen kimsin
peri: sen kime yazmak istemiştin?
bilinmeyen numara: psikoloğuma?
peri: yanlış numara o halde
bilinmeyen numara: hassiktir ya
bilinmeyen numara: durduk yere deli olduğumu biri daha öğrendi
||
"kafamdaki eksik tahtalarla bizim için bir ev yapacağım"