kahkahalar etrafımızı sarmıştı. Elimden tutmuştu.koşuyoduk. Ben biraz ondan gerideydim. Ama onu bırakmıyodum. Anlamadığım nasıl gülebiliyorum? Ben ya... ben Boğazına kadar kin ,nefret ve intikam duygusuna batmış ben nasıl gülebiliyorum? O 'mu güldürüyo beni ? Ela gözleri, siyahla kahverengi arasında kalmış dolgun saçları, benimki gibide bal dudakları vardı güzelde bi burnu o 'mu beni güldürüyodu?sirvi dişleri onu vampire benzetiyodu,ancak soluk bi teni yoktu.bi anda durduk . Ilk gözlerimin içine baktı. Sonrada sarıldı bana . Boyunun benden uzun olduğunu şimdi fark etmiştim. "Beni hiç bırakma "dedi. "Bunu bi düşünücem "dedim . Sonra ayrıldık .eleri elerimi bıraktığı an bi şey oldu. Heryer karardı. Yüzümdeki gülümseme soldu. işte yanlız ve mutsuz gerçek bendim.Tepeden tek bi ışık vurdu olduğum yere. ama diğer heryer karanlık. Arkamı döndüğümdeyse büyükçe bi boy aynası vardı. Fısıltılar duymaya başladım.sonra nefret etiğim su damlaları sesi .çocukken ağlayışlarım .(kesit 7.bölümden)