Kadere inanır mısınız? Ya hayatımızı hiç beklemediğimiz bir anda değiştiren küçük tesadüflere ve mucizelere? Durun durun sakın sesli bir şekilde söylemeyin cevabınızı. Sadece içinizde tutun ve sakın unutmayın. Çünkü bu konudaki tüm görüşlerinizi değiştirecek bir hikâyem var. Benim hikâyem: Nefes Çelik’in hikâyesi.
Hayatı boyunca sürekli çalışmış ve sonunda emeklerinin karşılığını almış genç bir kadının hikâyesi. Ama size anlatacaklarım tüm bu başarının gerçekleşme hikâyesi değil, çok daha farklı bir şey. Çoğu masal her şeyin kusursuz olduğu bir noktada son bulur. Bu hikâyede ise tam her şey harikayken birden bire gerçekleşen dibe vuruştan başlayacağız. Tam ben kendimi her şeyin kusursuz olduğuna, masalımın sonlandığına inandırmışken; tam da artık hiçbir şey kötü gidemez derken, nişanlımın beni aldattığını öğrenmemle düşüşümü ve aynı hızda ayaklanma çabamı anlatacağım sizlere.
Kader tam da burada devreye giriyor işte. Bu ayağa kalkma çabamda yalnız olmayacağım. Kendi zevklerini çoktan geride bırakmış bu işkolik kadının yanında işe yeni başlayan asistanı olacak. Sinir bozucu derecede yakışıklı, vurdumduymaz ve bir o kadar da zeki asistanım, Kuzey’den bahsediyorum.
Bu bir başarı değil, yeniden ayaklanma ve hayata bambaşka bir pencereden bakmayı öğrenme hikâyesi. Nefesinizi tutun ve arkanıza yaslanın, çünkü size anlatacağım çok şey var...