Fenerbahçeme.. Takım tutmaktan başka bir duygu, Mesela AŞK yada sadakat veya bağlılık'ta olabilir öyle bir şey işte tarifi olmayan bir duygu diyebiliriz. Herkes takım tutar. En azından ailesi akrabaları birileri dolayısıyla doğduğunda veya küçükken bir takımın renklerine bağlar kendini. Kimisi Baba'dan alır bu sevdayı kimisi dayı'dan. Ben baba'dan aldım bu koca sevdayı yüreğime, Çok şükür öyle bir sevda aşılamış ki vazgeçilmesi mümkün olmayan bir şey bu. FENERBAHÇEM. küçüklükten gelen bir sevda bu büyüdükçe sevdanın da tahmini zor boyutlara ulaştığı bir sevda. Öyle bir sevda ki yaşadığın sıkıntılara derman çektiğin çilelere yoldaş aldığın mutluluklara eş. Benim hikayemde bu ; Çok acı çekmiştir insan yani en azından kendini düşündüğünden en çok kendi canının yandığını düşünür hayatta ee öyle değil mi herkesin acısı kendine acıdır. Benimde böyle bir acım vardı elbette konu Fenerbahçe olduğundan Hiç girmeyeceğim Acılarıma :) Fenerbahçeyle tam tanışmam 18 yaşında oldu 18 yaşında tam bir fanatik oldum. daha önceden tuttuğum takımı daha güçlü daha bağlı daha sadık daha arzulu tutmaya başladım. sevgilisini düşünen bir erkek gibi düşündüm hep. Orjinal ürünlerini giymeliyim Stad'a gitmeliyim takımımın yanında olmalıyım. bunlar 21 yaşına geldiğimde tam anlamıyla olgunlaştı bir t-shirt alırken Fenerbahçe'nin Mağazasından alıyorum. bir eksiğimi alacaksam yine Fenerium'u tercih ediyorum falan. Sonra canımı çok yakan olay geldi başıma biten bir ilişki neye kime sarılacağımı bilemedim ablam, babam, annem, arkadaşlarım hiç birine tutunamadım. İşte o zaman Fenerbahçe'ye sımsıkı sarıldım Karşılıksız çıkarsız sevdim bir insan nasıl oluyorda bir takımı sevebiliyor diyebilirler normalde ama seviyormuş işte hastası olacak kadar seviyormuş takıntılı olacak kadar seviyormuş Devamı