'Ne dediğini bilmiyorsun sen!?' Gerçekten saçmalıyordu şuan. Başta birini beğendiği için sevinmişti ama şimdi bu dedikleri, bunlar fazlaydı. Karşısındaki çocuğun gülmesi onu daha da sinirlendiriyordu. 'Biliyorum hyung. Yakında öleceğimi bildiğim gibi ne dediğimi de biliyorum. Ve senden son kez kardeşin olarak bir şey istiyorum. Onu sev lütfen. Hayır hayır, onu sevmek zorundasın. O gülümsemeli ve ben ölmeden bunu görmeliyim. Gülerken hayallerimdeki gibi güzel mi bunu bilmek zorundayım hyung. Onun kabuğunu kırabilirsin, artık ağlamasın. Buraya her gelişinde saatlerce ağlıyor hyung. Benim kalbim acıyor. Lütfen, lütfen yanında ol. Onu koru ve sev.' Göz yaşları yanaklarını ıslatsa bile hala gülüşünü koruyordu hasta çocuk. Asıl Kai'nin kalbi acıyordu. Kardeşinin böyle olması incitiyordu onu. Ve son ana kadar onu mutlu etmek için her şeyi yapacaktı adı gibi biliyordu bunu. 'Peki' *****10 Count mangasını okuduktan sonra aklıma düştü aslında. Ama biraz değiştirmek istedim. Bu tip bir hikaye gördüyseniz belirtin lütfen.