
Kahveyi çıkarırken hemen yanımda onun koca bedeni yerini aldı. "Açmayacak mısın?" Meraklı sesi gözlerimin ona dönmesini sağladı. Kaşlarıyla masanın üzerinde çalan telefonu işaret etti. "Uzun süredir çalıyor." Parmaklarımın arasına aldığım kahve kutusunu sakince açtım, parmaklarının arasında tuttuğu kavanozu ona temas etmeden parmaklarının arasından aldım ve sakince kahveyi doldurmaya başladım. "Önemi yok." dedim umursamaz bir tavırla. "Israrla arıyorsa bir sorun olmalı." diye tekrar merakla konuştu. Onun anlamsız hareketlerine yorum yapamıyordum, az önceki nefret eden bakışları yoktu ama bu birden türeyen meraklı halini de anlamış değildim. "Sorunun kendisi arıyor." diye mırıldandım farkında olmadan. Önümdeki kavanozu doldurduktan sonra az önce aldığım gibi temas etmeden parmaklarının arasına geri bıraktım. "Afiyet olsun, yüzbaşım."All Rights Reserved
1 part