Çikolata kahvesi keskin gözleri acımasızlığın şekil almış haliydi.Yaklaşırsan kaybedersin diyordu o gözler.Yaklaşan da kaybediyordu zaten.Ben de yaklaşmadım uzaklaştım,tıpkı istediği gibi.Yada öyle zannettim sanırım uzaklaşırken takıldım yoksa nasıl esiri olacaktım ki o gözlerin.Ama bana zarar veremedi.Çünkü ben ezilmedim o keskinliğin altında .Çünkü ben o kahve gözlerindeki kızıllığı çıkardım ortaya.Sadece de ben gördüm o ateşi.Çünkü ben onun 'Kızıliçe'siydim.
5 parts