Hayatımın son raddesine kadar ruhsuz bir ucubeden farksız yaşayacağıma kendimi defalarca alıştırdım. Böyle olacaktı, çünkü bu uzun yıllarda böyleydi. Anlamamaları için defalarca sessizce ağladım ve, anlamadılar. Kendime güvenmeye çalıştım, olmadı. Yine adi bir kuyuda derin nefesler almaya çalışırken bulmuştum kendimi. Yine herzaman ki gibi kuyuya ip bağlayıpta beni kurtarmaya çalışan yoktu. Ya da ellerini uzattılar; yanı yamaçlarında uzun bir merdivenin olmasına rağmen sadece yardım etmeye çalışıyor gibi gözüktüler.
Kalbimi herhangi bir kimseye kapatmak istedikçe, araladı kapılarımı. Ikınarak, inleyerek savaştı belki de bu yolda. Savaştı, savaştık.
Seçimim beynimle ayrılmaksızın gel-gitlerle boğuşurken; onu tanımladım kendime. O da beni tanımladı, kendine. Ama bir şey daha vardı. Her şeyden bir haber olan o; karanlığa ev sahipliği yapan girdapımın içinde kayboluyordu.
----
GİRDAP| Tüm hakları saklıdır.