Her Aşk Bir Gün Bitmez
  • Reads 1,723,565
  • Votes 5,829
  • Parts 2
  • Reads 1,723,565
  • Votes 5,829
  • Parts 2
Complete, First published Aug 18, 2015
Bu çalışma sadece Kitapyurdu'nda online satıştadır.

Her sevenin hayalidir sevdiği ile bir ömür mutlu yaşamak ancak her sevene nasip olmaz sevdiği ile
yaşlanmak. Bazen ne kadar çabalasan da yetmez. Aşkta isimler değişir, hikâyeler değişmez. Ya giden olursun ya kalan. Kader birleştirir yolları ve yine kader ayırır onları.
Sevgiliden geriye, bakmakla eskimeyen fotoğrafı, göz kapaklarının ardına işlenmiş yüzü, yüreğinin bir köşesine sığmış ama dünyana sığamamış aşkı kalır.
Yıllar geçer, pişmanlıklar keşkelere döner. Sen büyürsün yaş aldı derler. Aklında hep bir soru,
yüreğinde hep bir isim kalır. İstesen de istemesen de gönül vazgeçmez. Söyledikleri gibi olmaz, her
aşk bir gün bitmez.
Bu roman bitmeyen bir aşkın hikâyesidir.

Sadece Kitapyurdu'nda online satışta.
All Rights Reserved
Sign up to add Her Aşk Bir Gün Bitmez to your library and receive updates
or
#315bulut
Content Guidelines
You may also like
Trabzon Güzeli by bilgeliyazar
2 parts Complete
Bu kitap, "Hiçbir üzüntü, mutsuzluk ve acı olmadan bir hayat sürülemez ve böyle bir kitap bile yazılamaz." diyen edebiyat hocama tepki olarak yazılmıştır. Trabzon Kurgusu olup, herkesin okuyabileceği ful mutlu, mutsuzluğa dair tek cümle bile barındırmayan bir kitaptır... Bu kitapta ne üzüntü ne mutsuzluk ne acı, ne sıkıntı, ne dert, ne de keder hiçbiri yok. Bu kitapta ölüm bile yok. Kötü kız ve ya kötü çocuk da onların çevirdiği dolaplar da yok. Bu kitapta mutluluk, kahkaha, sevinç ve tüm olumlu duygular var. Bu kitaptaki esas kız o kadar zeki ki diğer kitaplardaki klişe şekilde gözünün önündeki görmeyen kızların aksine her şeye bir fikri olan en olmadık şeyi bile tahmin edip bölümler hakkında spoiyi kendisi veren bir kız. İlk bölümden son bölüme kadar mutsuzluğa dair tek bir cümle dahi yok bu kitapta. Bunun garantisini verebilirim. Ve tüm ömür garantili. Böyle iki yıl garantili falan da değil. Memnun kalmazsanız anında iade edilir. Böyle sürekli mutluluk dedim diye vıcık değil. Okuyun ve test edin. Konusuna gelecek olursak, Açın ve tanıtımın tamamını okuyup fikir sahibi olun ♥ 》Tüm hakları bu hırçın yazarın masum ruhunda saklıdır. İsminde Trabzon geçen ve ful mutlu kurgu olarak yazılmaya başlanmış ilk kitaptır. Alıntı, "ESİNLENME" ve ya çalma durumlarında gerekli hassasiyeti o kişilere göstereceğim Trabzon'un hırçın bir kızı olarak... (Ve şahsen noterden kendi adıma tasdik edilmiştir)
AİDİYET - ADEN & DEVRİM by RuyamG
39 parts Complete
''Yıllardır beni görmeni bekliyorum.'' Bir eli çıplak sırtımdayken diğer eli bacağımı okşuyordu. Sıcak nefesi dudaklarıma vururken ifadesiz kalmak benim için çok zordu. İçimden yükselen duygularla ona teslim olmak istiyordum. ''Her zaman bir adım arkandaydım. Sadece bir kere... kafanı çevirseydin beni görürdün, Aden.'' Sesindeki muhtaçlık ona hiç yakışmıyordu. Herkes onun gücünden ve ne kadar yenilmez olduğundan bahsederken onun tek istediği bendim. Hem de yıllardır... Hislerini bilmediğimi ve onu görmediğimi düşünüyordu. Ne kadar yanıldığını ah bir bilse! ''Kokunu özledim.'' Kafası boynuma sokulurken bedenim istemsiz olarak titredi. Ben... daha önce bu hislerle hiç kuşatılmamıştım. Bedenim benden bağımsız hareket ediyordu. ''Devrim...'' Anında işaret parmağıyla dudaklarımın üzerini örttü. ''Şhhh,'' ''Bugün benim sıram, Aden Özkan.'' Hem aklımı başımdan alıyor hem de konuşmama izin vermiyordu. ''Seni her gördüğümde yapmak istediğim ilk şey buydu.'' Sırtımdaki elini sıkılaştırırken bacağımdaki elini daireler çizerek belime çıkardı. ''Seni böyle kollarımın arasında sarmak istiyordum.'' Fısıldayarak, ''Sonsuza kadar.'' dedi. ''Devrim, ben...'' ''Bir kez daha sözümü kesersen Aden, seni susturma yöntemim dudaklarım olacak.'' Ne!? Şaşkınlıkla gözlerim açıldı. Kollarının sıcaklığıyla mayışan bedenim gerginleşti. ''Buna daha fazla dayanamıyorum. Sensizlik... beni mahvediyor.'' Sözleriyle darmadağın olmuş bir haldeydim. Onun olmak istiyordum. Bunu yapamazdım çünkü bizim ailelerimiz düşmandı! Devrim ne düşündüğümü anlamış olacak ki, ''Siktiğimin düşmanlığı umurumda bile değil, Aden.'' dedi. Oturduğum masaya heybetli bedeniyle yaklaştı. ''Ben Devrim Soypak, seni kendime alacağım.'' ''Öyle ya da böyle!'' ''Hazırlan Aden, çok yakında gelinim olacaksın.''
You may also like
Slide 1 of 10
Lafügüzaf  cover
Güneş Çiçeği | yarı texting 𓍯𓂃 cover
TRAMVAY cover
Trabzon Güzeli cover
Ada'ya Düşen Meteor cover
SERENDİPÇE cover
SEVDA KONMUŞ DALLARIMA  cover
GÜNEŞ BATTIĞINDA cover
AİDİYET - ADEN & DEVRİM cover
Tehlikeli Limit cover

Lafügüzaf

24 parts Ongoing

Aşk suçtu. Senin olmayan birisi için beslediğin duygular bir cellat gibi dikilirdi karşına. Sonra kollarına iki asker girerdi, o askerler başını bir kütüğün üstüne bastırırken boynuna inecek baltayı büyük bir sabırla beklerdi insan beklerdi ki, cellat alacak onun kellesini. Ama o balta inmeden önce, dururdu zaman. Sabır kanatırdı insanın her bir zerresini, bir işkenceden farksız akardı saniyeler, bir sudan sessiz, bir dalgadan daha hırçın. Aşk cellattı, ve o balta aşkın ellerinden inerdi insanın boynuna. Sevda cehennemdi, seni sevemeyen birinin aşkı ateşdi. Kendi kalbini yakan, kendi kanını akıtan bir kılıçtı. İnsan nasıl saplardı kendi sırtına bıçağı? İnsan ancak aşık olsa ihanet ederdi kendisine. Aşk ihanetdi, aşk en büyük oyun ve insanın kendine yaptığı ihanetdi. O Yavuz Payidar'dı, kendine en büyük ihaneti yapmış sırtına bir bıçak saplamış, boynunu bir cellatın önüne uzatmıştı. O Payidar'dı, sevdalanmıştı. Ve sevda, onun ihanetiydi.