Eski ve yeni okuyucularımı selamlıyorum! Bu aslında ikinci kitap sayılabilir, ama birinciyi okumanızı hiç tavsiye etmem yoksa bu kitabı bırakırsınız. O yüzden... SAKIN BİRİNCİ KİTABIMI OKUYAYIM DEMEYİN! Bunu isteyen ilk manyak yazar da benim galiba... Nys. Evet, hiçbir zaman buraya, açıklama kısmına ne yazacağımı tam bilememişimdir, ama sanırım ilk defa böyle bir şey yapıyorum. Yani açıklamaya size yönelik bir konuşma hazırlıyorum. Ama kitabı okuduğunuzda anlayacaksınız, kesit yazmam mümkün değil. Her türlü tuhaf şey, isyan yazıları, ergenlik randomları, birinci bölüm sendromları ile dolu olan bir kitabım var çünkü. Ben de, en azından ilk bölümü okumanızı istediğim için buraya kesit koymuyorum. Her neyse, gene çok konuştum, gene gevezelik ettim, gene berbat açıklamam yüzünden milyon tane okuyucu kaybettim... Katlanacağız artık, alıştım ben nasılsa.
Galatasaray teknik direktörünün büyük kızı olan Mayıs, derbide attığı golün ardından sakatlanan yıldız oyuncuya babasının ne kadar üzüldüğünü görünce dayanamaz. Hem babası hem de düşük not aldığı stajının puanını yükseltmek için fakülte hocalarından birisiyle bir anlaşma yapar.
Sakatlanan topçuyu üç ayda sahalara döndürmenin sözünü veren Mayıs, bu sözü verirken Doruk'un ne kadar huysuz bir insan olduğundan habersizdi. Ama kendisi de ondan aşağı değildi.
Ve top kaleye, tam isabet etmişti.