Bazı kızlar küçük yaşta kadın olurlar.. Bazıları büyüse bile küçük kalan yanları vardır. Kiminin yalanları, kiminin hüzünleri.. Aşk'a yalın ayak gelmeyenler kolay vazgeçiyor, Yalın ayak gelenler ise, kan revan içinde kalıyor. Kaçımız kan revan içinde kaldık, aşkın tozlu yollarında? Ve kaçımız kolay vazgeçilen olduk bu yolda? Kaç kez daha gözyaşları içinde uyuyakaldığını bilmiyordu İklim. Aşk'ın en güzel iklimini yaşattığı adam, gitmiş ve çaresizlikler serüvenine itmişti elleriyle. Gündüzleri kısa sürmesini dilediği, geceleri sadece uyku ile bağdaştırdığı zaman dilimine gömmüştü kendini Daha 17'diydi. Aşkın yaşı hep 17.. Peki kaç genç kız 17'sini ömürlük adamlara adadı. İklimde bunlardan biriydi. Beline kadar olan siyah saçları, siyah rengine inat olsun diye adeta inci gibi parlayan "okyanus mavisi" gözleri. Her gece kendi okyanusunda boğulmak ne demek oluyordu ? . . . . Saat daha yediyi gösterdiğinde açıldı aniden gözleri. Odanın bir kısmı zaten çoktan aydınlanmıştı. Gayet düzenli giden hayatında, düzensizlik göstergesi sadece uykularıydı. Yerinden kalkmadan, eli yastığın altında olan telefonuna gitti. Orda yoktu, orda olmadığına göre büyük ihtimal en yakın prizde çıkarılmayı bekliyordu. Annesi gecenin yarısına kadar telefon ışığı ile bütünleştiğini, yetmezmiş gibi geceden sarja bıraktığını görse küçük şiddetli depremler yaşarlardı herhalde. Yatağından ışık hızıyla kalktı, yan yataktaki ablasına gözü ilişti. . . . .All Rights Reserved
1 part