"Beraber geçirdiğimiz müstesna zamanı, saatlerle değil şarkılarla say istedim."
İşte bu söz yazmaktaydı sekiz köşeli gramafonun altında. Bu itinayla yazılmış cümle, uzun ve soluksuz bir maceranın sırlarla dolu kapısını araladı.
Gerçekliğe an ve an şahit olan Çiğdem'in, fark etmeden acılarıyla da yüzleşme hikayesini anlatıyor Sekiz Köşeli Gramafon.
Ve bu öyle bir sır ki, duymayı bilmeyene hep bir gizem olarak kalacak.
Çivi çiviyi söker.
Acı, aşkı yener.
İlelebet sanılan her his, elbet bir gün biter.
Düğümler çözülür bir gün ama yeniden birleşeceği o günü bekler.
"Sevilmek isterken iliklerine kadar sevgisizliği hisseden herkese..."
(...)
"Senin şımarıklıklarını çekecek bir adam değilim."
Sözleri üzerine gözlerim gözlerinde asılı kaldı. Kelimeler zihnimde bir oraya bir buraya kaçışırken hepsini bir araya toplamak oldukça zor olmuştu. Sakin ol Efsan... Kalbimdeki anlamsız ağrıyı görmezlikten geldim. Çenemi havaya dikip ters ters ona baktım. Giydiğim siyah topuklular sayesinde aramızdaki boy farkı bir kafa mesafesi kadarken gerginlikten kuruyan dudaklarımı ıslatıp onunkiler kadar acımasız olan sözlerimi sarf ettim.
"Bende sana şımarıklık yapacak bir kadın değilim."
Yayın tarihi: 12.05.2024