Şiir denilemez yazdıklarıma. Hepsi bir kaç sayfa acı demeti aslında. Hayır canımı acıtan senin şarkın değil. Piyanonun melodisinde kaybolduğumda kaçırdığım bir dies aslında kalbime batan. Derdim hayat ya da ölüm değil. Derdim küçük şeyler. Küçük insanlar canımı sıkıyor. Senin de canını sıkıyor. Biliyorum. Belki dert ettiğin şey bakkaldaki kasiyerin umursamazlığı. Belki de senin sinir bozucu derdin şu an okuduklarını yazan aşağılık kız. Tahmin edemem neden şu an bu tanıtımı okuduğunu. Sadece şunu diyebilirim. Oku ya da okuma derdin azalmayacak. Belki gözlerin kelimelere aşina olucak. Baktığın ekranı seviceksin belki de. İşte şu hayat bir kitabın tanıtımında bile belki kelimesini hayattımız yapıyor. Her neyse dönelim sana. Bu kitabı senin için yazmadım. Bu kitabı kafiyemle seni büyülemek için de yazmadım. Zaten kafiye denilen şiirin sahte yalanı bulaşmadı çirkin demetime.Bu kitabı kendim için yazdım.Bencil hislerimi klavyemi zehirleyerek aktardım. Sence bu kitap saçma olabilir. Duygularım sana komik gelip bu kitabı komedi kitabı bile yapabilir. Ama bence kötü bir korku kitabı yazdım kelimelerimle. Üzülmekten yada acıdan çok korkuyorsan okuma bu kitabı.Çünkü dediğim gibi senin için yazmadım bu kitabı.