Bir Eylül sabahı; ''Çünkü herkesin siyah bir denizi vardır...'' Karanlık bir cukurda yapayalnız kalmış gibi hissettiğim günler oldu. Denizin mavisi bulanıp siyaha döndüğü günler de, gökyüzünde tutunacağım hic bir yıldızın olmadığı zamanlar da oldu. Her gün yeniden en tepeden düştüğüm zamanların arasında çamura battığım fakat o bataktan kurtulamadığımı hissettiğim anlarda oldu. Ne kadar iç karartıcı değil mi? Oysa bu laz kızının rengarenk boyalarla kaplı bir hayatı vardı. Hic siyah görmemişti ki hayatında. Hep pembe bulutların altında yaşamıştı... ya da öyle olduğunu saniyordu. Hayat dolu bir laz kızının hikayesi. Yerine göre komik, biraz dramatik ama en çok ''hayat işte'' dediğimizden.